İlam alacaklısı A.Ö. olup, reşit çocuk E.Ö.’a yapılan ödemenin, alacaklı tarafından kabul edilmediğinden ve İİK 33. maddesi kapsamında kalan ödeme olmadığından nafaka ödemesi olarak kabulünün mümkün olmadığı, bu durumda mahkemece; anılan ödemelerin dosya borcundan mahsup edilmeden sonuca gidilmesi gerekeceği-
Tanınması istenen boşanma kararının, Beziers Asliye Hukuk Mahkemesi (aile hakimi) tarafından 06.05.2010 tarihinde verildiği, karar üzerinde kesinleştiğine ilişkin bir bilgi bulunmamakta ise de, kararın, verildiği ülkede Perpignan Belediyesi nezdinde tutulan deftere nüfus memuru tarafından 17 Eylül 2010 tarihinde tescil edildiğinin, belediyenin buna ilişkin 24.06.2011 tarihli yazısından anlaşıldığı, Fransa Cumhuriyeti Adalet Bakanlığı’nca dosyaya gönderilen 08.12.2011 tarihli yazı ve bunun ekindeki Montgellier İstinaf Mahkemesi başkatibinin mühür ve imzasını taşıyan 12.09.2011 tarihli yazıda ise, boşanma kararını veren Beziers Asliye Hukuk mahkemesi kararının istinafa götürüldüğüne ilişkin bir kaydın bulunmadığının belirtildiği, ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf kanun yoluna müracaat edilmemiş olmasının, kararın kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleşmiş olduğuna kesin karine oluşturacağı-
Ticaret şirketlerinde ortaklıktan çıkmaya ilişkin ilamların kesinleşmesinin sadece Kooperatifler Kanunu mad. 16/son gereği arandığı, bunun dışında ortaklıktan çıkma, pay bedelinin ödenmesi ve pay mülkiyet değişikliği sonucu doğuran ilamların kesinleşmeden takibe konulabileceği-
Türk kanunlar ihtilafı kurallarınca yetkili kılınan kanun uygulanmamakla birlikte; eğer bu kural uygulanacak olsaydı, aynı sonuca varılacak idiyse tanıma isteğinin reddedilemeyeceği–
İİK’nun 72/4 ve 5.maddelerine göre menfi tespit davalarının kabul veya red tefriki yapılmaksızın ilamın fer'isi olan vekalet ücreti ve yargılama gideri alacaklarının takibe konu edilemeyeceği-
Takip dayanağı senedin yabancı dilde düzenlenmiş olması halinde, mahkemece senedin düzenlendiği yabancı dili yeterli ölçüde bilen ve özellikle üniversitenin ticaret hukuku kürsüsünde görevli bir hukukçu bilirkişiye inceleme yaptırılarak alınacak rapor çerçevesinde icra mahkemesince bir karar verilmesi gerekeceği-
Boşanma davası sırasında müşterek çocuklar için hükmolunan nafaka yükümlülüğü konusundaki yabancı mahkeme kararının tenfizi isteğine ilişkin davada,Türk Medeni Kanununun 169. maddesine dayalı olarak ara karar ile hükmedilen nafakaların infazının mümkün olması sebebiyle, mahkeme kararını tenfizine karar verileceği-
Önalım hakkı nedeniyle davalıya satılan payın iptali ve davacı adına tescili istemine ilişkin davada, davacının Lübnan uyruklu olması sebebiyle Lübnan mahkemelerinden alınmış mirasçılık belgesine istinaden Türk mahkemelerinde işlem yapılamayacağı-
Katkı payı ve katılma alacağı davalarında ayın (mülkiyet) istenemeyeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.