506 sayılı Kanunun 121. maddesi uyarınca, bu kanun gereğince bağlanmış olan «gelir veya aylıklar ve sağlanacak yardımlar» nafaka borçları dışında haczedilemeyeceğinden, borçluya bağlanmış olan «emekli maaşının» da haczedilemeyeceği (ve bu konudaki borçlunun şikayetinin her zaman yapılabileceği)–
Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından ödenen gelir, aylık ve ödeneklerin haczinde, takibin kesinleşmiş olması şartı ile 28.02.2009 tarihi sonrasında borçlunun haciz tarihinden önce hacze muvafakatinin geçerli olduğu (5510 s. K. mad. 93), anılan düzenlemenin İİK'nun 83/a maddesi karşısında özel hüküm sayılacağı ve öncelikle tatbik edileceği, hacze muvafakati icra kefili vermiş ise sadece takip borçlusu yönünden takibin kesinleşmesinin yetmeyeceği, aynı zamanda icra kefili yönünden de takibin kesinleşmiş olmasının gerekli olduğu-
506 sayılı Kanunun geçici 20. madde kapsamında kurulan sandıklarca bağlanan aylıkların 5510 sayılı Yasa’nın 93/1. maddesi uyarınca haczinin mümkün olmadığı, ancak 506 sayılı Kanun’un 128. maddesi uyarınca kurulmuş olan sandıklardan alınan maaşların ise haczinin mümkün olduğu, borçlunun maaş aldığı vakıf sandıklarının statüleri incelenerek haczedilmezlik şikayeti hakkında bir karar verilmesi gerekeceği-
Bozma ilamı doğrultusunda, alacaklının ölüm tarihi, dosyadaki belgelerden tespit edilmiş ise de, ayrıntılı nüfus aile kayıt tablosu ve veraset belgesinin bulunmadığı, bu durumda, takip başlatan alacaklının ölümü nedeni ile hak ve fiil ehliyeti sona erdiğinden takip yapaan alacaklının takip ve dava ehliyetinin ve buna bağlı olarak da vekilin vekalet görevinin son bulduğu, vekilin, icra dosyası kapsamında, alacaklı mirasçılarının vekaletnamesini ibrazla takibe mirasçılar adına devam etmek istediğine dair bir beyanına da rastlanmadığı, aynı vekilin takibe alacaklı mirasçıları adına devam edebilmesi ve icra işlemi yapabilmesi için mirasçıların vekaletnamesini sunması gerektiği yönünde bozma kararı verildiği, mahkemece, bozma ilâmına uyma kararı verilerek duruşma açıldığı ve şikayete konu hacizlerin kaldırıldığı, dolayısıyla davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği görülmüşse de, mahkemece, alacaklı vekiline, alacaklının mirasçılarını gösteren veraset belgesi ile takibe mirasçılar adına devam için mirasçıların vekaletnamelerini sunması ve icra dosyasında gereken işlemleri yapmak üzere süre verilmesi, ayrıca kefalet tarihi itibarı ile TBK'nun 584. maddesinin henüz yürürlükte olmaması nedeniyle 2006 yılı itibarı ile geçerli bir kefalet bulunduğunun da değerlendirilmesi ile oluşacak duruma göre sonuca gidilmesi gerektiği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.