Davacının, temyize konu tapu iptali ve tescil davasında hile, ikrah, gabin ve M.K. 788’de düzenlenen hukuksal sebeplere dayandığı, dayanılan maddi olaylar için birkaç hukuki nedenin birarada gösterilmesinin ilke olarak usul ve yasaya aykırı olmadığı, ancak bu hukuki sebeplerin birbiriyle çelişmemesinin gerekeceği-
İkrah hukuksal sebebine dayalı tapu iptal tescil istemine ilişkin davada davacının ölümü üzerine mahkemece tüm mirasçıların yasal miras payları oranında adlarına tescil kararı verilmesi gerekirken, ölümle kişiliğin son bulacağı (TMK. mad. 28) kuralı gözardı edilmek ve hakimin doğru sicil oluşturma yükümlülüğü ihlal edilmek suretiyle ölü kişi adına tescil kararı verilmesinin isabetsiz olduğu-
Anlaşmanın diğer tarafı olan eşin hüküm kesinleşinceye kadar anlaşma iradesinden dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmadığından, anlaşmalı boşanma kararı verildikten sonra hükmün temyiz edilmesi halinde, taraflara iddia ve savunmalarını bildirmesi ve delillerini sunması için imkân verilerek davaya "çekişmeli boşanma" olarak davaya devam edilmesi gerektiği-
Korkutma (ikrah), aldatma (hile) hukuksal nedenine dayalı tapu iptal tescil olmadığı takdirde tazminat istemi-
Üçüncü kişi vekil ile çıkar ve işbirliği içerisinde ise veya kötü niyetli olup vekilin vekalet görevini kötüye kullandığını biliyor veya bilmesi gerekiyorsa vekil edenin sözleşme ile bağlı sayılmaması, Medeni Kanunun 2. maddesinde yazılı dürüstlük kuralının doğal bir sonucu olarak kabul edilmesinin gerekeceği ve söz konusu yasa maddesi buyurucu nitelik taşıdığından hakim tarafından kendiliğinden (resen) gözönünde tutulmasının zorunlu olduğu-
Hilenin her türlü delille ispat edilebileceği-  Davacının durup dururken evini davalıya değerinin altında satmasını gerektirecek herhangi bir sebebin bulunmadığı, satışın davalıya yapıldığı halde evden bahsedilerek diğer davalının alacaklı olduğu senedin davacıya verilmesinin olaya uygun düşmediği, davalının da taşınmaz alacak gelirinin bulunmadığının arkadaşı tarafından ifade edildiği ve davacıya satış karşılığı davalı tarafından ödeme yapıldığının da ortaya konulamadığı, diğer taraftan satıştan hemen sonra davacıyı bir otele yerleştiren diğer davalının davacıdan ayrıldığı ortada olduğu ve bu durumda her iki davalının birlikte hareket ederek davacıyı hileye maruz bıraktıkları tartışmasız olup hile hukuksal nedenine dayalı iptal ve tescil davasının kabulü gerekeceği-
Açığa imza suretiyle düzenlenen senedin «anlaşmaya aykırı şekilde doldurulduğu» iddiasının yazılı delil ile isbat edilebileceği–
«Senedin tehditle alınmış olduğu» iddiasının şikâyet yolu ile icra mahkemesine (tetkik merciine) bildirilemeyeceği–
Hasılat kirası sözleşmesine dayalı alacağın tahsili istemi-
Şuf'a hakkının kullanılmasından önce zamanaşımı işlemeyip; zamanaşımının bu tarihten başlatılmasının gerekeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.