2577 sayılı Kanun uyarınca; takip alacaklısının kararın tebliğ tarihinden takip tarihine kadar geçen süre için tecil faizi talep etmesinde ve ilamın infazı için kesinleşmesine gerek olmayan ilamlardan olması hasebiyle alacak kalemlerine faiz işletilmesinde herhangi bir yasal engel bulunmadığı-
Yargılamaya konu prim alacağı 1997 ila 1998 devresinde tahakkuk ettirilmiş ve gecikme zammının bu tarih itibariyle başlatılmış olması karşısında, anılan devrede yürürlükte bulunan 506 sayılı Kanunun 80. maddesi uyarınca, kurum alacaklarının tahsilinde gözetilecek zamanaşımı süresinin 6183 sayılı Kanunun 102. maddesi uyarınca 5 yıl olarak belirlenmesi gerekeceği-
Elektrik abonesi olan davalının adına tahakkuk eden elektrik bedelinden gecikme cezası ve bunun KDV’si ile takipten sonra işleyecek reeskont faizinden sorumlu olduğu–
Malûllük aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti istemi-
Asgari işçilik uygulamasına dair uyuşmazlıkların sağlıklı çözümü için kayıt ve defterler üzerinde inceleme yapılması, faturaların doğruluğunun ve niteliğinin belirlenmesi incelemeye konu için (sektörün) özelliklerine göre işçilik miktarının ve asgari işçilik oranın tespitinin, asgari işçiliği teknik usullerle saptamasını bilen bir hukukçu, serbest muhasebeci mali müşavir bilirkişi (veya yeminli mali müşavir ve asgari işçilik incelemesine konu iş (sektör) konusunda bilgi sahibi (inşaat mühendisi, elektrik mühendisi, otel yöneticisi vb.) bir bilirkişi olmak üzere üç kişilik bilirkişi kurulundan rapor alınması gerekeceği - İstirdat isteminin sağlıklı bir çözüme kavuşturulabilmesi için prim, gecikme cezası ve gecikme zammının hangi tarihte ve ne kadar ödendiğinin Kurumdan sorulması, davacıdan ödemeye dair belgelerini sunmasının istenmesi, bilirkişiden ödemenin yapıldığı tarih itibariyle eksik işçilik miktarı üzerinden prim, gecikme cezası ve gecikme zammını hesaplayarak davacının yersiz ödediği miktarı hesaplaması istenmesi gerekeceği-
İflâstan sonra işleyen gecikme zammının, iflâs tasfiyesi sonucu kalacak bakiyeden ödeneceği
İİK 40 maddesi gereğince Yargıtay bozma ilamından dolayı icra muamelelerinin duracağından bahisle icra müdürlüğünün ''Yargıtayın bozma kararı ile tüm işlemlerin durduğu'' gerekçesiyle alacaklının haciz talebinin reddine ilişkin kararının doğru olacağı-
Taraflar arasındaki itirazın iptali davası-
Dava 6100 sayılı HMK'nun yürürlüğe girmesinden sonra açıldığından ve uyuşmazlık da kira ilişkisinden kaynaklandığına göre görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu-
1086 sayılı H.U.M.K’nun 288.’nci maddesi(6100 sayılı HMK'nun 200.maddesi) gereğince davacı iddiasını ancak kesin delillerle kanıtlayabileceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.