Davacı tarafından davalıya alacağın ödenmesi içinde ihtarname keşide edilerek ödemenin 7 gün içerisinde yapılması talep edilmiştir. Bu durumda temerrüt tarihi, ihtarnamenin borçluya tebliğ edildiği tarihe ilave edilecek 7. günün sonudur. Diğer yandan taraflar arasında sözleşme ile temerrüt faiz oranı kararlaştırılmadığından, alacağa 3095 sayılı Yasa uyarınca temerrüt faizi uygulanması gerekeceği-
İtirazın iptali davası-
Senede yazılan «% 80 oranında temerrüt faizi, % 10 gecikme zammı, % 10 vekalet ücreti ödeneceğine» ilişkin kaydın «bono» niteliğine etkili olmayacağı ve yazılmamış sayılacağı—
İtirazın iptali davası-
Trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemi-
Davacı, icra takibinde açıkça temerrüt faizi istemiş olup 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 25. maddesi gereğince, hakim taleple bağlı olduğundan mahkemece talep edilmeyen vade farkının hüküm altına alınmasının usul ve yasaya aykırı bulunduğu-
Kira parasının tesbitine ilişkin mahkeme kararı ile belirgin hale gelen kira farkı alacağına, ayrıca ihtara gerek kalmaksızın, kira tesbit kararının kesinleştiği tarihten itibaren faiz yürütülmesi gerekeceği hakkkında İçtihadı Birleştirme Kararı-
Kendi imzasını taşıyan genel kredi sözleşmelerine dayalı olarak borçluya kullandırılan kredilere kefil davalının, kefalet limiti ve kendi temerrüdünün hukuki sonuçlarından sorumlu olduğu- Mahkemece öncelikle davalı kefilin imzasını taşıyan sözleşmelerden doğan bir borç bulunup bulunmadığının belirtilmesi ve daha sonra kefilin durumunun ağırlaştırılıp ağırlaştırılmadığının irdelenmesi yönünden konusunda uzman yeni bir bilirkişi kurulundan rapor alınıp, uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekeceği-
İlamın infaz edilecek bölümünün hüküm kısmı olup icra mahkemesince yorum yolu ile değiştirilemeyeceği- Kararda açıkça en yüksek faiz oranlarının uygulanmasına hükmedilmediğinden düşük veya yüksek faiz oranının uygulanması gerektiğine ilişkin kanaat belirtilemeyeceği-
Mahkemece, İİK. mad. 89/3 uyarınca; şikayetçi 3. kişinin sorumlu olduğu temerrüt faizinin, menfi tespit davasında verilen kararın kesinleştiği tarihten itibaren hesaplanmak üzere yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılması gerekirse de, taleple bağlılık ilkesi gereği, şikayetçi vekilinin talebiyle bağlı kalınarak, menfi tespit davasının karar tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizinin hesaplanması yönünde bilirkişi marifeti ile inceleme yaptırılarak karar verilmesi gerektiği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.