Mahkemece, iflas erteleme talebi ile ilgili ilanlar yapılmış ve kayyım atanmış ise de, kayyım atanmasına ilişkin karar ile kayyımın mahkemece belirlenmiş görevi ve yetkilerinin ve bunların sınırlarının ilanı ve ticaret siciline tescili ile erteleme talebinin ticaret siciline tescili gerekirken, bu hususlar yerine getirilmeksizin karar verilmesinin isabetsiz olacağı- İflasın ertelenmesini isteyenin, bu kararın ilânı, gerekli yerlere bildirilmesi, atanacak kayyım için belirlenecek ücreti ve alınacak erteleme tedbirlerinin uygulanması için gerekli masrafları avans olarak mahkeme veznesine peşin yatırması gerekeceği-
İflas davasından feragat karardan sonra mümkün değilse de (İİK. mad. 165/II) iflasın ertelenmesi yargılaması sırasında davacının feragatinin; borca batıklık bildirimi (TTK. mad. 376) saklı kalmak kaydıyla erteleme talebinden vazgeçilmesi anlamında olduğu, yani, iflasın ertelenmesi talebi aynı zamanda borca batıklık bildirimi niteliğinde olduğundan davadan feragat edilemeyeceği, mahkemece, davacı şirketin borca batık durumda olup olmadığı hususunun resen tesbit edilmesi ve bunun için mahkemece gerekli görülen tüm delillerin toplanması, yapılacak keşif ve konusunda uzman bilirkişi kurulundan rapor alındıktan sonra, borca batık durumda olmadığının anlaşılması halinde davanın esastan reddine, borca batık olduğunun belirlenmesi halinde ise davacının iflasına karar verilmesi gerekeceği-
Davacı şirket hakkında iflasının açılmış olması ve yasal sonuçlarını doğurmuş bulunması karşısında mahkeme kararının gerekçe kısmına ilave yapılması isteminin sonuca etkili olmadığı-
Erteleme istemi üzerine, mahkemece, İİK. 179/a hükmüne uygun olarak ticaret siciline gerekli tescil işlemlerinin yapılması gerekeceği- İflas erteleme davalarında davacının ihtiyati tedbir taleplerinin yerinde görülmesi halinde mahkemece malvarlığının muhafazası için gerekli tedbirler alınabileceği ancak maddi hukuk alanında sonuçlar doğuran muhafaza tedbirlerinden kaçırılması ve alacaklıların alacaklarını tahsil amacıyla kullanabilecekleri hukuki işlemlerin durdurulmaması gerekeceğinden, iflas erteleme talebinde bulunan şirketin lehdar olduğu teminat mektupları yönünden muhatap ve teminat mektubunu veren bankanın hukuki durumunu etkileyecek şekilde teminat mektuplarının nakte çevrilmesinin tedbir yolu ile önlenmesinin isabetsiz olduğu-
Rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takiplerin iflâs kararından etkilenmeyeceği-
“İflasın ertelenmesi”nde olduğu gibi “iflasın ertelenmesinin uzatılması”nda da borca batıklığın tesbiti sırasında kaydi değerlerin değil rayiç değerlerin esas alınması gerekeceği-
Mahkemece, davacı şirketin varlıklarının rayiç değerlerinin tespiti ile borca batıklık durumunun, iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olup olmadığının, somut verilere dayalı olarak, bilimsel şekilde değerlendirilmesi için alanında uzman bir bilirkişi heyetinden, şirketin mali durumunu ve iyileştirme projesini açık ve somut dayanaklarla değerlendiren; yargılama sürecindeki değişimin de değerlendirildiği açıklamalı, gerekçeli ve denetime elverişli bir rapor alınması, kayyım raporlarının denetlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Taraflar arasındaki iflasın ertelenmesi davası-
Tedbir kararı üzerine takiplerin durmasının “takibin bulunduğu aşamada kalması anlamında olup mahkemece tedbir kararından önce icra veznesine girmiş paralar hariç tüm hacizlerin kaldırılmasına karar verilemeyeceği-
Mahkemece davanın ilanları yaptırmadığı gerekçesiyle iflasına karar verilmişse de, borca batık durumdaki sermaye şirketinin durumu TTK'nın 324. maddesi uyarınca mahkemeye bildirmesi yeterli olduğundan ve bu durum kamu düzenini ilgilendirdiğinden HUMK'un 415/2. maddesi uyarınca işlem yapılarak talebin ilanı gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.