Davacı gerçek kişinin, “aciz halinde olduğunu” ileri sürerek iflasın ertelenmesi talebinde bulunamayacağı-
Mahkemece; konusunda uzman yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınarak şirketin borca batık olup olmadığının tespiti ile borca batık olması halinde ise işletme sermayesi yeterli olmayan şirketin sermaye artışı, yeni ortak alınması, şirkete dış kaynaktan nakit girişi sağlanması gibi somut tedbirlere başvurmaksızın devam eden ve alınan işlere göre borca batıklıktan kurtulmasının mümkün olup olmadığı irdelenerek ve özellikle hükümden önce atanan kayyumların süreç içinde verdikleri raporlar da değerlendirilerek varılacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerektiği-
İflas erteleme istemi-
Borca batıklığın tesbitinde “kaydi değer”in değil “rayiç değer”in esas alınması gerekeceği-
Mahkemece, borca batıklığın tam olarak tespiti ve iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olup olmadığı konusunda alanında uzman yeni bir bilirkişi heyetinden açıklamalı, gerekçeli ve denetime elverişli bir rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Her ne kadar, diğer yasal şartların bulunduğunun tespiti halinde, nihai kararla İİK'nun 179/b maddesindeki tedbirlere hükmedilmesi gerekirse de, yargılama aşamasında dahi istemle varılması amaçlanan hedefin elde edilmesinin imkansız hale geleceğinden endişe edilmesi halinde, ara kararı şeklinde gerekli ve yeterli tedbirlerin verilmesinin mümkün olduğu, ne var ki, istemde HMK'nun 390. maddesinin üçüncü bendindeki şartların bulunması ve haklılığın yaklaşık biçimde ispatlanmasının da gerektiği, talep bu detayları içermediği gibi, haklılığın ispatı noktasındaki mahkeme değerlendirmesinin de hukuka uygun bulunduğu-
Sermayesi yeterli olmayan ve ödenmemiş sermayesi …… bulunan şirketin mali durumunu iyileştirilebileceğinin kabul edilemeyeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.