Davanın, kambiyo senedine karşı açılan menfi tespit istemine ilişkin olduğu, icra takibine konu senette keşideci konumunda davacı kooperatif adının yazılı olduğunun, ancak bir kişi tarafından imzalanmış olduğunun görüldüğü, Yapı Kooperatifi ana sözleşmesinin 46.maddesine göre kooperatifin yönetim kurulunda bulunan en az iki üyenin imzası ile temsil edileceği, kooperatif adına tek imza atılmış olmasının kooperatifi bağlayıcı olmadığı, mahkemece açıklanan bu husus gözetilmeden yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesinin ve ayrıca davayı kooperatifi temsilen yönetim kurulu üyeleri açtığından bu şahısların karar başlığında davacı olarak gösterilmesinin doğru olmadığı-
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davası-
Kooperatif uygulamaları ve mali konularda uzman bir bilirkişi seçilerek, kooperatif anasözleşmesi, genel kurul ve yönetim kurulu kararları, tüm defter, kayıt ve belgeleri ile varsa banka hesapları ile ilgili kayıt ve belgeler celp edilmek suretiyle, ilgili genel kurul kararlarına göre davalının ödemesi gereken miktarın saptanması, davalının yapmış olduğu ödemeler de varsa öncelikle gecikme faizinden olmak üzere davalı borcundan düşülerek sonuca varılması gerekeceği, ayrıca, bu hesaplama yapılırken, 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 120/2. maddesindeki "sözleşme ile kararlaştırılacak yıllık temerrüt faiz oranı, birinci fıkrada belirlenen yıllık faiz oranının yüzde yüz fazlasını aşamaz" hükmü ile 6101 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun'un 7. maddesindeki "Türk Borçlar Kanunu'nun temerrüt faizine ilişkin 120. maddesi görülmekte olan davalarda da uygulanır" hükmünün gözetilmesi gerekeceği-
Taraflar arasındaki yönetim kurulu kararının iptali, tespit davası-
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davası-
Mahkemece, kooperatif merkezinin tespiti için bizzat davalı kooperatiften beyan dilekçesi alınmış olup; içeriğinde, kooperatifin merkezinin Çayırlı olduğu belirtilmiş, sunulan ana sözleşmede ise merkez kaydının bulunmadığı; ayrıca, dosya içinde bulunan kooperatifçe avukata verilen vekaletnamede ayrı adresin belirtildiği; o halde, kooperatif merkezinin neresi olduğu konusunda tereddüt bulunmadığı; davalı kooperatifin ticaret sicil kayıtlarının araştırılması suretiyle, dava tarihi itibariyle kooperatif muamelelerinin yürütüldüğü merkezin bulunduğu yer, tereddüde mahal bırakmayacak şekilde belirlenip sonucuna göre karar verilmesi gerektiği -
Kooperatif genel kurul kararının iptaline-
Bozma ilamında hüküm altına alınan miktarla ilgili olarak 4.000,00 TL yönünden de davanın kabulü gerektiği belirtilmesine karşın, reddedilen faiz tutarını da kapsar mahiyette davanın tamamen kabulü yönünde hüküm kurulduğunun anlaşıldığı, bu durumda, 360,00 TL aidat, 129,00 TL faiz, 8,33 TL akaryakıt borcu ve 4.000,00 TL katılım payı yönünden itirazın kısmen iptaline ilişkin hüküm kurularak, icra inkar tazminatı miktarının asıl alacak miktarına göre değerlendirilmesi ve yargılama giderleri ile vekalet ücreti hususunda da kabul ve ret oranına göre hesaplama yapılarak bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru görülmediği-
Kooperatif ana sözleşmesinde pay devri ve satışı yasaklanmadığından, elbirliği halinde malik olan şahsın mirasçılarının ortaklığın giderilmesi konusunda dava açabilecekleri-
İş Mahkemesi Hakiminin Borçlar Kanunu temel ilkeleri göz önünde tutularak ceza mahkemesinin kusur raporu oranlarıyla bağlı olmadığı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.