Davacı tarafın sermaye artırımından doğan ortaklık haklarından mahrum bırakılmasına (ıskat) ilişkin yönetim kurulu kararının iptali istemi- Anasözleşmede, sermaye borcunun ödeme süreleri ve miktarı duraksamaya neden olmayacak biçimde belirlenmiş ise pay sahibine ihtar gerekmeksizin temerrüt oluşacağı- Temerrüde düşen ortağa, yönetim kurulu tarafından 6762 s. TTK mad. 37 uyarınca, gazete ile anasözleşmenin öngördüğü biçimde ilan suretiyle bir ay içinde ödemeye davet ve aksi halde haklarından mahrum edileceğinin ihtar edilmesi gerektiği- Temerrüde ilişkin alınmış bir karar bulunmadığı gibi davalı şirketin anasözleşmesi de dosya kapsamında bulunmadığından, mahkemece davalı şirketin anasözleşmesi getirtilerek ıskata ilişkin düzenlemelerin bulup bulunmadığı, varsa yapılan işlemlerin anasözleşmeye uygun olup olmadığı, yine yetkili organ tarafından sermaye borcu nedeniyle davalı tarafın temerrüde düşürülüp düşürülmediği hususlarının incelenmesi gerektiği- Davacı tarafça sermaye artırılmasına ilişkin genel kurul kararının butlanı istemine ilişkin olarak açılan davanın sonucu, bu davayı etkileyeceğinden beklenilmesi gerektiği-
Haklı bir neden olması halinde, TBK'nun 629. madde hükmü uyarınca, diğer ortaklardan her birinin ortağın yönetim yetkisini kaldırabileceği, davacı şirketin ortaklığın faaliyetlerini engellediği ve üzerine düşen edimleri yerine getirmediği, bu davranışlarıyla adi ortaklığın yükümlülüğünde olan işleri yapamaz hale geldiği savunmasında bulunan davalıların bu beyanı araştırılarak sonucuna göre karar verileceği-
Taraflar arasındaki ortaklıktan çıkarılmaya ilişkin yönetim kurulu kararının iptali davası-
Anonim şirketle temsil yetkisinin devri ve yönetim kurulunun çağrısız toplanıp toplanmayacağı-
Kooperatif üyeliğinden ihraç kararından önce gönderilen ihtarnamelerin gerçek borç miktarını yansıtmadığı bu ihtarnamelere dayalı olarak alınan ihraç kararının usulsüz olduğu-
6101 sayılı Kanun'un 7. maddesine göre eldeki davada da uygulanması gereken 6098 sayılı Türk Borçlar Kanun'unun 120. maddesinde öngörülen faiz sınırlaması nedeniyle davacıdan talep edilen aidatın her halde gerçek borçtan fazla olduğu ve taraflar arasındaki çıkabilecek uyuşmazlıklarda borç miktarının ayrıca hesaplanmasının gerekeceği-
Taraflar arasındaki kooperatif genel kurul kararının iptali davası-
Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali davası-
Hakimin, tarafların ileri sürdükleri maddi vakıalar ve bunlara bağlı netice-i taleplerle bağlı ve fakat hukuki tavsiflerle bağlı olmayıp, kanunları re'sen uygulamakla ve neticeye vardırmakla yükümlü olduğu (HMK. mad. 24/1, 25, 26; HUMK. mad. 74,75 ve 76)- Davacı tarafça, 24.12.2009 tarihli yönetim kurulu kararından sonra 02.03.2011 tarihinde yeni bir araç alındığı, çalışmak üzere davalı kooperatife ihtarname gönderildiği, koopratifçe bu isteme herhangi bir cevap verilmediği ileri sürüldüğüne göre, talebin 24.12.2009 tarihli yönetim kurulu kararından sonra meydana gelen gelişmeler sonucu, kooperatifçe yaratılan muarazanın giderilmesi istemine ilişkin olduğunun kabulü gerektiği- Davada taraf olmayanın durumu tartışılarak onun leh veya aleyhinde bir karar verilemeyeceği-
Emekliliği gelen işçilerin iş sözleşmelerinin tazminatları ödenmek suretiyle feshedilebileceğine ilişkin bir kamu kurumu yönetim kurulu kararı, icrai nitelikte bir karar olmayıp bu kararın iptaliyle ilgili hüküm kurulmasının hata olduğu-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.