Mahkemece, öncelikle sigortalı işyerinin bulunduğu bölgede yağmur suyu hattı bulunup bulunmadığının açıklığa kavuşturulup, gerektiğinde aynı bilirkişiden açıklanan konularda ayrıntılı, gerekçeli ek bir rapor alınarak ve anılan Aykome Genel Kurul Kararı ile tüm dosya kapsamı hep birlikte tartışılıp irdelendikten sonra, rizikonun sigortalı işyerinin kendi iç tesisatından kaynaklanıp kaynaklanmadığı, dolayısıyla, hasarın meydana gelmesi ve/veya artmasında tarafların sorumlulukları yönünden varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemi-
Hayat sigorta poliçesinde mürtehin kaydı bulunan dava dışı banka tarafından, bakiye kredi borcunun tahsili için davacı aleyhine başlatılan icra takibi ve itirazın iptali davası nedeni ile mürtehinin davaya muvafakatinin aranmasına gerek olmadığı gözetilerek işin esasına girilerek karar verilmesi gerekirken dava ehliyeti yokluğundan davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı-
Hayat sigorta sözleşmesine dayalı tazminat istemi-
11. HD. 25.04.2016 T. E: 2015/9574, K: 4614-
Trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemi-
Yargılama sırasında hükme esas alınan kusur raporuna göre davacının desteği ... tam kusuru sonucu meydana gelen 31/12/2011 tarihli trafik kazası sonucu destek vefat ettiği- Davacıların ölenin salt mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla dava açtığına, ölüm nedeniyle doğrudan davacılar üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacılara yansıtılamayacağına, dolayısıyla araç sürücüsünün veya işletenin tam kusurlu olmaları halinde, desteğinden yoksun kalan davacıları etkilemeyeceğine, 2918 sayılı Kanun ve ... Yönetmeliğine göre davalı ..., işletenin üçüncü kişilere verdiği zararları teminat altına aldığına ve olayda işleten veya sürücü tam kusurlu olsalar bile, destekten yoksun kalan davacılar da zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunduğundan, davalının sorumlu olacağına karar vermek gerekeceği-
Somut olayda hasar talebi maddi hasarlı trafik kazasından kaynaklansa da, zararda suç teşkil eden eylemin TCK’nun 179. maddesinde öngörülen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunu oluşturduğu ve takibe bağlı alacağın tabi olduğu zamanaşımı süresinin bu maddede öngörülen suç nedeniyle sekiz yıl olduğu, ceza zamanaşımı süresi dolmadığından davanın da zamanaşımına uğramadığı, mahkemece zamanaşımına ilişkin kurallar yerine hak düşürücü süreye ilişkin açıklamalar yapılmak suretiyle esasa yönelik olarak karar verilmiş olması doğru değil ise de; ceza zamanaşımı süresinin dolmadığı dikkate alındığında netice olarak esas yönünden inceleme yapılmasının doğru olduğu- Somut olay bakımından itiraz ile takip durduğundan zamanaşımı süresinin de durmuş olduğunun kabulünün gerektiği, eş söyleyişle borçlunun itirazı ile itirazın iptali davası arasında iki yıllık zamanaşımı süresinin geçtiğinin kabulü ile alacaklıya tanınan bir yıllık hak düşürücü sürede itirazın iptali dava açma hakkını ortadan kaldırdığından bu süre içinde zamanaşımının işlemeyeceğinden direnme kararının bu gerekçelerle uygun bulunmasına karar verilmesi gerektiği yönünde görüşler ileri sürülmüş ise de Kurul çoğunluğunca benimsenmediği-
HMK.'nun 6 ve 15/1. maddesi gereğince dava yetkisiz mahkemede açılmakla birlikte, yetki itirazında davalı vekilinin yanlış mahkemeyi yetkili göstermesi nedeniyle seçim hakkı davacıya geçtiğinden mahkemece yetki itirazının reddine karar verilmiş olmasının sonucu itibariyle doğru olduğu-
Kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemi-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.