İş mahkemesi ilamında “...634 s. Kanunu'nun 20/a maddesi gereğince .... Sitesi A-B Blok kat maliklerinden eşitlikle alınarak davacıya verilmesine...” şeklinde kat malikleri aleyhinde hüküm kurulmuş olduğundan, icra emrinde de kat maliklerinin borçlu olarak gösterilmesi gerektiği, site yönetimi aleyhine takip yapılmasının hatalı olduğu- "Kat maliklerinin ya da kat malikleri kurulunun ayrı bir tüzel kişiliğinin bulunmamasının, yöneticinin Özel Kanundan doğan yetkisini ortadan kaldırmayacağı, yöneticinin, yasadan doğan ve kat maliklerini temsil yetkisi içinde bulunan işlerden dolayı 3. kişilerle yaptığı sözleşmelerden kaynaklanan uyuşmazlıklarda yönetimin (yöneticinin) aktif ve pasif husumet ehliyetinin bulunduğu, bu nedenle ana taşınmazın ortak giderleriyle ilgili davada kat maliklerinin taraf olarak yer almalarının yasal zorunluluk olarak öngörülmediği, yine hükmün salt yönetim kurulu başkanı veya yönetici hakkında kurulamayacağı, yasal temsilci durumundaki bu kişilerin aleyhine 'kat maliklerini temsilen' olduğu açıklaması ile hüküm kurulmasının olanaklı olduğu, davanın yönetim aleyhine açılması ve kararda gösterilen davalı aleyhine icra takibi yapılması nedeniyle ilamın infazının yönetim hakkında yapılmasının usule uygun olduğu" şeklindeki görüşün HGK. çoğunluğu tarafından benimsenmediği-
Taraflara duruşma günü tebliğ edilerek duruşma ve yargılama yapılması gerekirken, davanın taraflarına duruşma günü tebliğ edilmeksizin davacının 1 yıllık yöneticilik görevi sona ermiş olduğundan yöneticiliğinin iptali konusunda bir karar verilmesine yer olmadığına, davacı kat maliki olmadığından yeni bir yönetici atanmasına ilişkin talep yönünden aktif husumeti olmadığından bu talebin reddine karar verilmesinin doğru olmadığı-
Yönetim kurulu olarak görevlendirilen yöneticilerden herhangi birisinin tanzim ettiği veya ettirdiği işlemlere yazdırdığı “Yönetim Kurulu adına” yahut “Yönetim Kurulunu Temsilen” gibi ibarelerin onun sadece yönetici olduğunu belirtmekten başka bir anlam ifade etmeyeceği, zira gerek kat malikleri kurulunun ve gerekse üç kişiden müteşekkil yönetici gurubunu ifade eden yönetim kurulunun, tüzel kişiliğinin bulunmayacağı, açıklanan hususlar göz önüne alındığında usulüne uygun tarzda yönetici seçilmiş bulunan kimselerden herhangi birinin kat malikleri kurulu kararlarını uygularken veya vekil tutmak, dava açmak, icra takibi yapmak gibi yasanın ve mevzuatın kendisine yüklediği yükümlülükleri yerine getirirken her türlü işleme tek başına imza koymak hak ve yetkisine sahip olduğunun kabulü gerekeceği-
634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 34. maddesi hükmüne göre yönetici kat maliklerinin sayı ve arsa payı bakımından çoğunluğu tarafından atanacağı, aynı kanunun 41. maddesinin üçüncü fıkrasına göre kat maliklerinin denetim işini kendi aralarında sayı ve arsa payı çoğunluğuyla seçecekleri bir denetçi veya denetim kuruluna verebileceği, ana taşınmazda yönetici ve denetçi olabilmek için kat maliklerinin sayı ve arsa payı çoğunluğu tarafından atanmak gerekeceği, ana taşınmazda denetçi olabilmek için kat maliki olmanın şart olduğu, kanun koyucu tarafından kat maliklerine tanınan ve 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nda düzenlenen denetçi seçimine ilişkin haktan kat maliklerinin mahrum edecek şekilde kuruk kararı oluşturulamayacağı-
Taşınmazın aynı ile ilgili konularda, apartman yönetimi aleyhine dava açılamayacağı, apartman yönetimi hakkında dava açılacak ise, yönetimin 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 35. maddesinde sayılan görevleri ile sınırlı olduğu ve bu tür davaların ancak kat malikleri hasım gösterilerek açılabileceği-
Kurulacak hükümde, ana taşınmazın yönetim kurulu başkanı veya yöneticisi hakkında kat maliklerini temsilen karar verildiğinin açıkça belirtilmesi ve hüküm sonucunun da buna göre kurulmasının gerekeceği-
Üst Kademe Kamu Yöneticileri ile Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Atama Usûllerine Dair Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin 2. maddesinin (2) numaralı fıkrasının birinci cümlesinde yer alan “…(II) sayılı cetvelde yer alan kadro, pozisyon ve görevlere Cumhurbaşkanı onayı ile…” ibaresinin (II) Sayılı Cetvel ’de yer alan “I. Hukuk Müşavirleri (Bakanlık Bağlı, İlgili, İlişkili Kuruluşları)” ve “Spor Müşavirleri” yönünden konu bakımından yetki yönünden Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptali gerektiği-(II) Sayılı Cetvel’in kalan kısmı yönünden konu bakımından yetki yönünden Anayasa’ya aykırı olmadığına ve iptal talebinin reddine, içeriği itibarıyla Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline, iptal hükmünün kararın Resmî Gazete’de yayımlanmasından başlayarak dokuz ay sonra yürürlüğe girmesine karar verildiği-
Kat malikleri kuruluna yönetici atanması istemine ilişkin mahkemece davalı site işletme kooperatifine yönetici atanmış olmasının taleple bağlılık ilkesine aykırı olduğu-
Yönetici atanması davası-
KMK’nun 30 ve 34. maddesi anlamında sayı ve pay çoğunluğu sağlanmadan kanuna uygun olarak alınmış bir yönetici seçimi kararından bahsedilemeyeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.