İflas davalarında, yetkinin kamu düzenine ilişkin ve kesin olduğu-
Davacı avukatın, vekalet görevinden azlini haklı kılan herhangi bir neden bulunmadığı, vekil konumundaki davacının, 'davanın sonucu bakımından umutlu olmadığı ve hakimin taraflı olduğu konusundaki izlenimlerini' gönderdiği notla müvekkili ile paylaşmasının olağan olduğu, söz konusu yazıda yer alan sözlerin, azli gerektirecek ve taraflar arasındaki güven ilişkisini ortadan kaldıracak nitelikte bulunmadığı, Avukatlık Kanunu'nun 174/2. maddesi gereğince, haksız azledilen avukatın, takip ettiği her dava ve takip için avukatlık ücretinin tamamına hak kazanacağı, davacının, sözleşme gereği ve ayrıca ticaret mahkemesinin dosyasında hesaplanan avukatlık ücretine hak kazandığı gerekçesiyle, davalının icra takibine karşı yaptığı itirazın iptaline ve asıl alacak, harç, icra takip masrafları ve avukatlık ücreti gibi ferileri ile birlikte toplam miktar üzerinden çıkarılan depo kararı üzerine, belirlenen tutar mahkeme veznesine yatırıldığından, iflas davasının reddine karar verilmesinin isabetli olduğu-
«Mal Beyanında Bulunmama» Suçu (İİK. 337/I) - İflâs kararının verilmesiyle, müflis aleyhindeki takiplerin duracağından ve iflâs kararının kesinleşmesi ile bu takipler düşeceğinden, mal beyanında bulunmamış olan müflisin İİK 337'ye göre cezalandırılamayacağı (Hakkında "iflâs kararı" verilmiş olan sanığın (borçlunun=müflisin) "mal beyanında bulunma" suçundan dolayı cezalandırılamayacağı)–
Defterlerin kapanış tasdikinin bulunmamasının, borca batıklıkta, borçlu aleyhine değerlendirme yapılmasına neden olmayacağı-
İflâsa tâbi gerçek veya tüzel kişiler hakkında alacaklının, bir kereye mahsus olmak üzere başladığı haciz yolu ile takibi, iflâs yolu ile takibe -yeniden harç ödenmeden- çevirip, borçluya iflâs ödeme emri göndertebileceği–
Mahkemece, davalının icra emri tebliğine rağmen borcu ödemediği, tehir-i icra kararı sunulmadığı gerekçesiyle, davanın kabulü ile davalı şirketin iflasına karar verilmesi gerekeceği-
Alacaklının iflâs davasında bonodan başka, alacağını doğrulayan bir delil ibraz edememiş olması halinde, davaya müdahil olarak katılmış olan bankanın talebi doğrultusunda "bononun gerçek bir borcu yansıtmadığı"nın kabul edilerek iflâs davasının reddine karar verilmesi gerekeceği–
"Doğrudan doğruya iflâs talebinin İİK'nun 166/II. maddesinde öngörülen usulle ilân edilmesi", "İlk alacaklılar toplantısına kadar olan masrafların davacı-alacaklıya depo ettirilmesi" ve "iflâs kararında iflâsın açılma anının gün, saat ve dakika olarak gösterilmesi" gerekeceği–
İflas kararı verilir verilmez mahkemenin iflasın açıldığı gün ve saati, müflisin açık kimliği ile birlikte ayrı bir yazı ile iflas dairesine bildirip, bu yazı ile birlikte alacaklının yatırdığı avansı da göndermesi gerekeceği—
İİK. mad. 154 gereğince, iflas ve iflas davasındaki usul hükümlerine göre incelenmesi gereken iflasın ertelenmesi davalarında kesin yetkili mahkemenin, borçlunun muamele merkezinin bulunduğu yer mahkemesi olduğu-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.