Yargılama sonucunda uyuşmazlığın esası ile ilgili nihai kararın verilmesinden, hakimin bu şekilde dosyadan el çekmesinden sonra, re'sen ya da tarafların talebi ile dosyanın tekrar ele alınmasının ve yeniden bir hüküm kurulmasının mümkün olmadığı- Kısa kararla gerekçeli kararın çelişkili bulunmasının yargılamanın aleniyeti, kararların alenen tefhim edilmesine ilişkin Anayasa'nın 141. maddesi ve usul kanunlarının buyurucu nitelikteki maddelerine de aykırı bir durum yaratacağı-
Taraflar arasındaki tazminat davası-
Trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkin davada, davalı Belediye Başkanlığının yürütmekle yükümlü bulunduğu kamu hizmetine ilişkin olarak uygulamaya koyduğu proje çerçevesinde yol çalışması yaptığından ve yol çalışması sırasında yeterli önlemlerin alınmadığı gibi uyarı işaret ve levhalarının eksik konulmasından zararın doğduğu ileri sürüldüğünden, davanın hizmet kusuruna dayandığı, tam yargı davası niteliğinde olduğu; böyle bir uyuşmazlığın idari yargı yerinde çözümlenmesi gerektiği-
Mülkiyetin yitirildiği iddiası ile açılan ve devletin sorumluluğunu gerektiren tazminat davalarında, hazinenin herhangi bir haksız fiiline ya da sebepsiz zenginleşme nedenine dayanılmadığından, B.K. 125 maddesinde ifadesini bulan genel zaman aşımının dava süresinin hesaplanmasında esas alınması gerekeceği ve davanın 10 yıllık zaman aşımı süresine tabi olacağı-
Marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti,meni, maddi ve manevi tazminat istemleri- Tespit ve tedbir giderleri- Yargılama giderleri-
Davacıya sigortalı aracın takıldığı havai hattın yüksekliğinin ilgili mevzuatta müsaade edilen seviyenin altında, trafiğin seyrini engeller vaziyette tesis edildiğinden ya da gereğinden fazla sehim yaparak araçların seyrine engel teşkil ettiği ve havai hattın uygun olarak tesis edilmemesinin olayın oluşu üzerinde tamamen etkili olduğundan davalı B. Elk.Dağt. A.Ş.'ın %100 kusurlu olduğu yönündeki Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi raporu benimsenerek, davanın kabulüne, 4.383 TL rücu tazminatının 21.05.2010 ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş olmasının doğru olup onandığı-
Dava şartı noksanlığının, mahkemece, davanın esasına girilmesinden önce fark edilmemiş, taraflarca ileri sürülmemiş ve fakat hüküm anında bu noksanlık giderilmişse, başlangıçtaki dava şartı noksanlığından ötürü, davanın usulden reddedilemeyeceği- Somut olayda davacı erkeğin yargılama devam ederken ölümü üzerine önceki eşinden olan çocuğunun mirasçısı olarak Türk Medeni Kanunu’nun kendisine tanıdığı "sağ kalan eşin boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurlu olup olmadığının tespitine" yönelik olarak davaya devam edebilme hakkını kullanarak davayı sürdürebileceği-
Bir kişiyi Devlet parasını zimmetine geçirmekle itham eder nitelikteki ihbarın, dayanaktan yoksun bulunması halinde, «kişilik haklarını zedeleyen, hukuka aykırı bir eylem» sayılacağı–
Ayakkabıları teslim almayarak zararın artmasında davacının ortak kusurunun bulunmadığı ve haksız haciz nedeniyle oluşan zarar miktarından BK'nin 43 ve 44. maddeleri gereğince uygun miktarda indirim yapılmasına gerek olmadığı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.