İİK. 89/IV ve 338/I uyarınca icra mahkemesince davacının "tazminat" istemi hakkında da olumlu/olumsuz bir karar verilmesi gerekeceği "davacının genel mahkemelerde tazminat davası açmakta muhtariyetine" şeklinde karar verilemeyeceği–
Davacılar açtıkları davayı ıslah etmişler, bundan sonra da bu dosya ile birleştirilen ek davayı açmış olup davacının ek dava konusu yaptığı talebinden açıkça feragati bulunmadığı, dolayısıyla ıslah dilekçesi ile fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasa da, ıslah ile artırılan miktar dışında da maddi tazminat isteminde bulunabileceği- Davacılar, dava dilekçeleri ile faiz isteminde bulunmamış ıslah dilekçeleriyle ise faiz isteminde bulunmakla birlikte, bu istemde de faiz başlangıç tarihleri hakkında bir talepleri olmadığından, asıl davada ancak ıslah tarihinden itibaren faize hükmedilebileceği-
Trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı maddi tazminat istemi-
Kasko sigorta sözleşmesine dayalı tazminat istemi-
Erkek eşin evi terk ederek evlilik birliğini devam ettirmek istemediği, başka kadınlarla yaşayarak sadakatsiz davrandığı, kadını ve çocuğu evden gönderdiği, buna karşılık kadın eşin ise; ortak eşyaları sattığı ve tartışma sırasında eşine hakaret ettiği, gerçekleşen bu kusurlu davranışlar karşılaştırıldığında tarafların kusurlarının birbirine denk olduğundan bahisle, eşit kusurlu sayılamayacakları, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin ağır, kadının ise az kusurlu olduğunun kabul edilmesi gerektiği-
Kavşaktaki ışıklı sinyalizasyon sisteminin her iki lambadaki kırmızı renkli ışıkların yanmamasından kaynaklananan kazadaki hasarın tahsiline ilişkin hizmet kusuruna dayanan davanın idari yargı yerinde çözüleceği-
İhraç kararının iptali davasında üyenin peşin ödemeli üye olup olmadığı peşin ödemeli üyeden hisse devir alıp almadığı belirlenecek alacak ve borç miktarlarına göre yönetim kurulu ihraç kararına dayanak teşkil eden ihtarlarda yazılı borç miktarlarının gerçeği yansıtıp yansıtmadığı hususları tereddüte mahal bırakmayacak şekilde açıklığa kavuşturularak bir karar verilmesi gerektiği-
Davanın retle sonuçlanmasının açılan o davanın davalısına tazminat hakkı vermeyeceği-
Davalı tarafın iddialarına göre karşılıksız çek keşide etmek suçundan Cumhuriyet Savcılığına şikayet dilekçesi verilmiş olması halinde dahi sonucun değişmeyeceği, zira; sözkonusu çekin batak tabir edilen, tahsil kabiliyeti olmayan bir çek olduğu, keşideci şirketin kapanmış olmasının da bunu teyit ettiği, şirketin yetkili temsilcisi hakkında, düzenlediği başka karşılıksız çekler nedeniyle yapılan hazırlık soruşturmaları bulunduğu ve bu dosyalarla ilgili araştırma yapılmasını istemiş olması üzerine Yerel Mahkemece davalının anılan savunması üzerinde durulup, tarafların konuya ilişkin delil ve karşı delilleri eksiksiz şekilde toplandıktan sonra; davalı tarafından Cumhuriyet Savcılığına süresinde şikayette bulunulması halinde, çek bedelinin tahsili yönünden bir sonuca ulaşılmasının mümkün olup olmayacağı-
22.03.1944 tarihli 37 E.- 9 K. sayılı YİBK'da da belirtildiği üzere taraflar arasında görülen dava, sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibi değerlendirilerek görevli mahkemenin belirlenmesi gerekeceği-Davacı sigorta şirketi halefiyet hakkına dayalı olarak bu davayı açtığına göre, halefi olduğu sigortalı ile davalı arasındaki ilişkinin mahiyetine bakılarak görevli mahkemenin tespit edileceği- Davacının sigortalısı ile davalı arasında TTK'da düzenlenen taşıma ilişkisi mevcut olduğu,diğer davalının ise taşıyanın sigortacısı olması sebebiyle dava edildiği nazara alındığında, dava, TTK'nın 4. maddesine göre ticari dava niteliğini taşıdığından, TTK'nın 5. maddesi uyarınca Asliye Ticaret Mahkemeleri'nin görev alanında olduğu-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.