Hükmüne uyulan bozma ilamında özetle; davacının meslekte kazanma gücünü %100 oranında kaybettiği, başkasının bakım ve gözetimine muhtaç hale geldiği ve ihtiyaç duyduğu bakımın sürekli olduğu-Bu nedenle, davacının eşine yüklenecek sorumluluk ve yükün boyutu gözetildiğinde bakıcı giderinden yapılması uygun görülen hakkaniyet indirim oranının çok yüksek olduğu-Daha düşük oranda indirim uygulanması gerekirken anılan yön gözetilmeden verilen Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK 371. maddesi gereğince bozulması gerektiği-
Her ne kadar davalının eyleminin haksız rekabet teşkil ettiği yönündeki mahkemenin kabulü yerinde ise de, davacı vekilinin dava dilekçesinde davalının internet sitesindeki yazının yayınlanmasının ardından toplumda müvekkilinin sattığı balın sahte olduğu yönünde bir algı oluştuğunu, satışlarının büyük ölçüde düştüğünü, yıllara göre artan satış grafiği varken asılsız uyarı yazısının yayınlanması akabinde satışlarda düşme meydana geldiğini ileri sürerek müvekkilinin yıllara göre satışları incelenip davalının haksız eylemi nedeniyle uğranılan maddi zararın tam olarak tespit edildiği anda artırılmak üzere şimdilik 5.000,00 TL belirsiz maddi tazminatın tahsilini talep ettiği, değer artırım dilekçesi ile de talebini bilirkişi raporunda tespit edilen 59.935,37 TL'ye yükselttiği, her davanın açıldığı tarihteki fiili ve hukuki sebeplere ilişkin koşullara göre hükme bağlanacağı, davacının ancak dava açıldığı tarihe kadar gerçekleşmiş alacağının hüküm altına alınmasını isteyebileceği de nazara alındığında davacı, dava tarihindeki alacağının miktarını tam ve kesin olarak belirleyebileceğinden davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararının olmadığı, bu durumda dava değerinin dava dilekçesinde gösterilen miktar olduğu gözetilmeden bedel artırım dilekçesine göre değerlendirme yapılmasının doğru olmadığı-
Uyuşmazlık, vekalet sözleşmesinin istifa nedeniyle sona ermesinden kaynaklı vekalet ücretinin tahsili istemine ilişkindir...
3. HD. 04.10.2018 T. E: 2016/22131, K: 9619-
İş kazası nedeniyle davacıda oluşan meslekte kazanma gücü kayıp oranı gördüğü tedaviler sonrası aradan geçen zaman içerisinde değişmemiş ise de 19.02.2009 tarihli Sosyal Güvenlik Kurumu Maluliyet ve Sağlık Kurulları Daire Başkanlığı kararı ile % 100 olarak belirlenmiş ve kontrol muayenesine gerek olmadığına karar verilmesi ile davacının zararı bu tarihte belli olduğundan meslekte kazanma gücü kayıp oranı iş kazasından dolayı talep edilecek tazminatın sınırlarının belirlenmesi için gerekli olduğundan zararın öğrenildiği tarih dikkate alındığında açılan davanın zamanaşımına uğradığından söz etmenin mümkün olmadığı- Hukuk Genel Kurulundaki görüşmeler sırasında zararın öğrenilmesinin onun kapsamının değil, varlığının öğrenilmesi anlamında olduğu, zararın varlığı, niteliği ve esaslı unsurları hakkında bir dava açmaya, o davayı ciddi ve objektif bir şekilde desteklemeye, gerekçelerini göstermeye elverişli yeterli hâl ve şartların öğrenilmesinin, zararın öğrenilmiş sayılması için yeterli olduğu, davacıda oluşan meslekte kazanma gücü kayıp oranının zaman içinde değişmediği, gelişen ve değişen bir durum bulunmadığı, bu nedenle davacının zararı kaza tarihinde öğrendiğinin kabulü gerektiği, Özel Daire bozma kararının yerinde olduğu, bu nedenle direnme kararının bozulması gerektiği ileri sürülmüş ise de Kurul çoğunluğu tarafından bu görüş benimsenmediği-
Kısa karar ile gerekçeli karar çelişkisinin, Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 10/04/1992 tarihli ve 1991/7 esas, 1992/4 karar sayılı ilamı gereğince bozma sebebi olduğu-
Davalı polis memurunun kamu görevini yerine getirdiği sırada meydana gelen kaza nedeniyle davalı kamu görevlisinin %100 oranında sakat kaldığı, gelirlerinin azaldığı, istenilen tazminat miktarının ödenmesi hâlinde davalının zor duruma düşeceğinden bahisle %75 oranında yapılan hakkaniyet indiriminin yerinde olup olmadığı-
Dosyaya sunulan davacının tanık olarak dinlendiği mahkemede alınan beyanında, davalı işyerinde dini bayramların yarısında çalışıldığını, diğer tatil günlerinin ise tamamında çalışıldığını beyan ettiği görüldüğünden, davacının (diğer) mahkeme huzurunda yeminli tanık sıfatıyla vermiş olduğu bu beyanının kendisini bağlayacağı ve bu beyanı gözetilerek hesaplama yapılıp çıkacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği- Dosyada bulunan bazı aylara ait imzalı bordrolarda fazla çalışma ücreti tahakkuku ve ek kazanç tahakkuku bulunduğu görülmekte olup, bordrolarda “ek kazanç” adı altında görünen tahakkukların fazla çalışma ya da ulusal bayram genel tatil ücreti karşılığı olup olmadığı değerlendirilerek, fazla çalışma ya da ulusal bayram genel tatil ücreti karşılığı olduğunun anlaşılması halinde “ek kazanç” adı altında tahakkuk bulunan ve ihtirazi kayıt içermeyen aylar bakımından hesaplama yapılmaması, yine fazla çalışma ücreti tahakkuku bulunan aylar bakımından da hesaplama yapılmaması, zamlı tahakkuk bulunan bu ayların bordroların tetkiki ile tespiti ve hesaplamalarda dışlanması gerektiği-
Mahkemece TMK 230. maddesi gereğince öncelikle, taşınmazın karar tarihine en yakın tarihteki değeri belirlenerek, belirlenen bu değerden, davalının kişisel malı ile ödenen peşinat miktarı ve mal rejiminin sona erdiği tarihte Kiptaş'a olan borç miktarı düşülerek kalan miktarın artık değer olarak kabulü ile TMK 236. maddesine göre belirlenen artık değerin yarısının davacının katılma alacağı olduğu dikkate alınarak karar verilmesinin gerekeceği-
Murisin emekli sandığından aldığı emekli maaşının davacı olan eş ve çocuğa yasal pay oranlarına göre intikal edeceği- Emekli olarak pasif döneme girdiği anlaşılan destek için pasif dönem zararına esas alınacak ücretin, bir çalışmanın karşılığı değil, ekonomik bir değer taşıyan yaşamsal faaliyetlerin sürdürülmesinin karşılığı olduğu, asgari geçim indirimi uygulanmamış asgari ücret olması gerektiği- Davalı tarafın, davacıların meydana gelen trafik kazası sonucu oluşan gerçek defin gideri zararlarının tazmini ile sorumlu olup davacı tarafın <<kendi milli değerlerine, yerel örf ve adetlerine>> göre yaptığı özel giderlerden sorumlu olmadığı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.