Henüz kusur durumu belli değilken mahkemenin ilk duruşma ara kararında kusur bilirkişi ücreti, tazminat bilirkişi ücreti ve adli tıp ücreti gibi avansları iki haftalık kesin sürede istemesinin isabetsiz olduğu, zira, kusur raporu alındığında davacının tamamen kusurlu çıkması durumunda davanın reddedebilme ihtimali varken mahkemenin kusur belirlenmeden tüm avansları talep etmesi ve sonrasında belirlenen delil avansı yatırılmadığı için davanın reddine karar vermesinin hatalı olduğu-
Adli tıp kurumu fizik ihtisas dairesinin imza incelemesinde son merci olarak kabulünü ön gören yasal bir düzenleme bulunmadığı-
Mahkemece, gerekirse davacı taraftan icra dosyalarının bulunduğu yer ile ilgili açıklama alınıp, davalının gönderdiği dosyanın 135 sıra numarasında bildirilen icra dosyaları ile ve ayrıca bilirkişi ön raporunda belirtilen ve Çivril'de olmaları kuvvetle muhtemel olan icra dosyaları Çivril İcra Müdürlüğü'nde ise buradan; başka yer İcra Müdürlüğü'nde olması halinde ise usulüne uygun bir kesin süre verilmek suretiyle alınacak masraf ile bulundukları yerden getirtilerek, bilirkişi incelemesine verilip ek rapor alınması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, icra dosyalarının bulunduğu yerin açıklanması ve başka yer icra müdürlüğünde ise getirtilmesi için masraf yatırılmak üzere davacı tarafa usulüne uygun olarak kesin süre verilmeden eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulmasının, HMK'nın 31. (HUMK'nın 75/2,3) maddesindeki hakimin davayı aydınlatma ödevine uygun düşmediği-
Trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemi-
Trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar sebebi ile maddi ve manevi tazminat istemi-
Mahkemece, yapılan ihtar ile gider avansı ve delil avansının birlikte talep edilmesi ve yasal düzenleme gereğince soyut kesin süre verilerek dava şartı noksanlığından davanın reddine karar verilmesi hatalı olduğu-
Haksız fiilden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemi-
Trafik kazası sonucu cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemi-
Boşanma davalarında davanın daha başında (tensiple) tanık bildirmelerini beklemek doğru olmadığı gibi, bu yönde tensiple kesin mehil verilse bile, bu mehilin hukuki sonuç doğurmayacağı-
1086 sayılı HUMK döneminde açılan derdest davalar yönünden 6100 sayılı HMK'nın 120/2. maddesi uyarınca eksik gider avansı istenemeyeceği; davanın açılması ile ilgili tüm işlemlerin tamamlandığı kabul edilmesi gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.