Hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgi ile çözümü mümkün olan konularda bilirkişi incelemesi yaptırılamayacağı-
Her şeyden önce keşif için verilecek ara kararının hak ve borçları doğuracak biçimde tek tek bentler halinde tüm isteklerin ara kararında belirtilmesinin lazım olduğu, kesin süre içeren ara kararlarının doğuracağı sonuçların taraflara hatırlatılmasının ve bu konuda uyarı yapılmasının gerekeceği, mahalli bilirkişi ve tanıklarla ilgili ara kararında davetiye adedine ve lazım olan gidere yer verilmediği, herhangi bir kesin sürenin de söz konusu olmadığı, bu nedenle verilen bu ara kararının HUMK.nun 163 ( HMK.nun m.94) maddesine uygun olduğunun söylenemeyeceği-
4. HD. 22.05.2023 T. E: 3885, K: 6759
Mahkemece, keşifte belirlenen bedel üzerinden depo kararı verilmiş ise de, muvazaa iddiası kanıtlanamadığından tapuda gösterilen satış bedeli ve davalı tarafından ödenen tapu harç ve masraflarının tamamının depo ettirilmesi ondan sonra davanın kabulü yönünde bir karar verilmesi gerektiği-
Dava şartı olan gider avansının delillerin ikamesi dışındaki yargılama giderleri için dikkate alınması, tanık dinlenmesi, bilirkişi raporu alınması ve keşif gideri gibi delil ikamesine yönelik giderlerin ise gider avansı içinde değerlendirilmemesi gerektiği- Tanık deliline dayanılması sebebiyle istenilecek giderin delil avansı olduğu, bu masrafların gider avansı olarak kabul edilerek davanın usulden reddine karar verilmesinin hatalı olduğu-
Temyiz kesinlik sınırının belirlenmesinde para cezasının göz önünde bulundurulmayacağı- Taşınmazın muhammen değeri ve ihale bedeli direnme karar tarihi itibarıyla temyiz kesinlik sınırının altında kaldığı gerekçesiyle temyiz isteminin reddi gerektiği-
HMK. mad. 324 kapsamında eksik delil avansının yatırılması için (avansın hangi işlere ilişkin olduğunun, hangi iş için ne miktar avans yatırılacağı açıkça belirtilerek ve kesin sürenin sonuçları hatırlatılıp) borçluya usulüne uygun süre verilerek oluşacak sonuca göre şikayet hakkında karar verilmesi gerektiği-
Davacının 29.11.2010 tarihli icra tutanağı ile borcu kabul ettiği ve borcun kabulünden sonra senetlerdeki imzanın inkar edilmesinin çelişkili davranışta bulunma yasağına aykırı olduğundan menfi tespit isteminin reddi gerektiği-
Davalıya dava dilekçesi tebligatının “Konak Köyü Halfeti/Şanlıurfa” adresine gönderildiği, gönderilen tebligatın “...Halfeti'ye bağlı böyle bir köy yoktur. Alıcı tanınmıyor.” şeklindeki şerh ile iade edildiğinin, daha sonra tebligatın “Karaotlak Mah. 8 Küme Evleri No : 47 Halfeti/Şanlıurfa” adresine çıkarılması üzerine tebligatın Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre yapıldığının, akabinde aynı adrese yapılan duruşma gününü bildirir tebligatın “Adreste soruldu tanınmıyor..” şerhi ile tekrar iade edildiğinin, dosya kapsamından karar öncesi bir tebligat parçasına ulaşılamadığının, karar sonrası gerekçeli kararın da doğrudan “Mernis Adresidir” denilerek “Almaşar Mah. Almaşar Sk. No: 27 Bilecik/Şanlıurfa” adresine tebliğ edildiğinin anlaşıldığı, bu durumda, davalının karar öncesi duruşmaya usulüne uygun olarak davet edildiğinden bahsedebilme olanağının bulunmadığı-
Mahkemece, imza incelemesine esas olmak üzere gerekli araştırma yapılmış ise de senet aslının resmi dairelerden temininin mümkün olmadığı, davacı vekiline senet aslının sunulması için iki haftalık kesin süre verilerek sunulmadığı takdirde mevcut durum dahilinde karar verileceğinin ihtar edildiği, senet aslının verilen kesin süre geçtikten sonra sunularak mahkeme kasasına alındığı, verilen kesin süre içinde evrakın sunulmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinin yerinde olduğu-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.