Davacıların murisinin ölümü nedeni ile 6098 sayılı TBK m. 53 gereğince destekten yoksun kalma tazminatı istemi-
Şirketin aktifinde yer alan tüm varlıkların rayiç değerlerinin (piyasa satış kıymetlerinin) mahkeme tarafından atanan yeminli bilirkişiler aracılığıyla tespiti gerekli olup, bilirkişilerce tespit edilecek gerçek veriler dikkate alınarak şirketin borca batıklık bilançosunun yeniden düzenlenmesi gerekeceği-
Evlenmenin iptaline ilişkin davada, mahkemece, tüm dosya raporlarla birlikte, gerektiğinde davalının da birlikte Adli Tıp Genel Kuruluna sevk edilerek, raporlar arasındaki çelişkinin kanuna uygun olarak giderilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Yıkım istekli davalarda raporlar arasındaki çelişkinin giderilmeden sonuca gidilmesi halinde ileride telafisi imkansız zararların oluşabileceği -
İlke olarak, kira geliri üzerinden ecrimisil belirlenmesinde, taşınmazın dava konusu ilk dönemde mevcut haliyle serbest şartlarda getirebileceği kira parasının, emsal kira sözleşmeleri ile karşılaştırılarak, taşınmazın büyüklüğü, niteliği ve çevre özellikleri de nazara alınarak yöredeki rayiçe göre belirleneceği, sonraki dönemler için ecrimisil değerinin ise ilk dönem için belirlenen miktara ÜFE artış oranının tamamının yansıtılması suretiyle bulunacak miktardan az olmamak üzere takdir edileceği-
Davacı iş sahibinin açık ayıplarla ilgili ihbar külfetini yerine getirdiğini tanık beyanıyla ispatladığı gözetilerek hem açık ayıplar hem de gizli ayıplar yönünden ikinci bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak tespitte saptanan bulgular doğrultusunda ve tespit raporunda ayıplı olduğu belirtilen imalatlar için gerekli giderim bedelinin tespit tarihindeki mahalli serbest piyasa rayiçlerine göre KDV eklenmeksizin hesaplattırılıp, bulunacak bedel üzerinden karar verilmesi gerektiği- Hukukî işlem benzeri maddî vakıa niteliğindeki ayıp ihbarının her türlü delille ve bu arada tanık beyanlarıyla da ispatlanabileceği, açık ayıplar bakımından tanık sıfatıyla dinlenen davacının eşinin anlatımlarının dosya kapsamında bulunan delil ve belgelere uygun olduğu, buna karşılık ifadeleri üstün tutulan davalı tanıklarının da davalının işçileri olup olayla ilgili doğrudan menfaatlerinin bulunduğu gözetilmeksizin sadece davacının eşi olduğu için davacı tanığının açık ayıpların da makul süresi içinde davalıya bildirildiğine yönelik beyanlarına itibar edilmemesinin hatalı olduğu- Gizli ayıplı işlerin giderim bedeli konusunda mimar bilirkişinin düzenlediği birinci rapor ile yargılamanın devamı sırasında inşaat mühendisi ve mimar bilirkişiden oluşan heyet tarafından hazırlanan ikinci raporda bir kısım imalatların tamamlandığından bahisle hesaba katılmadığı dikkate alınmaksızın, her iki raporda saptanan tutarların birbirine çok yakın olduğu, raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi için üçüncü kez keşfe gidilerek yeniden rapor alınmasının usul ekonomisine aykırı olacağı, gizli ayıpların giderilmesi için gerekli bedelin ayrı olarak hesaplandığı birinci rapora itibar edilmesi gerektiği gerekçesiyle birinci rapor yeterli kabul edilerek bu rapora göre hüküm kurulmasının da usul ve yasaya uygun olmadığı-
Feragat beyanı konusunda karar verme yetkisinin görevli mahkemeye ait olduğu-
Çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi ve yıkım istekleri-
Yeni oluşturulacak bilirkişi kurulu marifeti ile iki rapor arasındaki çelişkiler giderilerek, hasıl olacak sonuca göre hüküm tesis edilmesi gerekeceği-
11. HD. 21.01.2020 T. E: 2019/2332, K: 602
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.