İlgililerin tapu müdürlüklerine yaptıkları yazılı ya da sözlü düzeltim başvuruları üzerine, tapu müdürlüklerinin Tüzüğün 75. maddesinde belirtilen araştırma ve soruşturmayı yapmadan verdikleri soyut içerikli ret kararlarının da davayı mahkeme önünde dinlenebilir hale getirmeyeceği- Tapu Sicil Tüzüğü'nün 75. maddesine aykırı olarak verilen bu tür ret kararlarına karşı ilgililerin aynı tüzüğün 26. maddesine göre itiraz imkanının bulunduğu-
Kısıtlı olan kişinin, temlik tarihinde hukuki işlem ehliyetine haiz olup olmadığının Adli Tıp Kurumundan alınacak rapor ile saptanacağı, ehliyetsiz olduğunun saptanması halinde çekişme konusu payı yargılama sırasında temellük eden dahili davalının iktisabının iyiniyetli olup olmadığı, ve durumu bilen veya bilmesi gereken konumda olup olmadığı değerlendirilerek bir karar verilmesinin gerekeceği-
«İntifa hakkı sahibi»nin, «tapu sicilindeki ilgili»lerden olması nedeniyle, ihalenin feshini isteyebileceği—
Dava konusu taşınmazın değerlendirme tarihi itibarıyla, emsal alınan taşınmazların ise satış tarihleri itibarıyla imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulmadan, dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilip bilirkişi raporu denetlenmeden hüküm kurulmasının doğru olmadığı- Değerlendirmenin dava tarihi itibarıyla yapılmasına rağmen hükmedilen tazminata da bu tarihten itibaren faiz işletilmesi gerektiğinin düşünülmemesinin doğru olmadığı-
Üst hakkının resmi senetle kurulması zorunluluğunun sonucu olarak üst hakkının devri işleminin de resmi senetle ve iradi olarak yapılması gerekeceği-
12. HD. 25.05.2007 T. E: 8225, K: 10943-
Akitte gösterilen bedel ile temlik tarihi itibariyle saptanan bedel arasındaki aşırı oransızlığın muvazaayı kanıtlayan diğer bir olgu olduğu-
Payın davalıya hangi bedel karşılığında satıldığı konusundaki duyuma dayalı beyanların muvazaa iddiasının kanıtlanması bakımından yeterli olmayacağı-
İİK'nun 134/2. maddesi göndermesi ile uygulanması gereken Türk Borçlar Kanunu'nun 281. maddesi uyarınca kanuna veya ahlâka (adaba) aykırı şekilde ihaleye fesat karıştırılmış olmasının ihalenin feshi sebebi olduğu- İhalenin amacına ulaşmasını ve malın gerçek değerine satılmasını, ihalenin sağlıklı ve normal şartlarda yapılmasını engelleyici, dürüstlük kuralları ile bağdaşmayan davranışlarda bulunulması ve ihaleye katılıma engel olunmasının "ihaleye fesat karıştırma" niteliğinde olduğu- Dava konusu taşınmaza ilişkin yapı kayıt belgesinin 20.11.2018 tarihinde yani ihaleden 21 gün önce alındığı, dosya kapsamında davacının bu belgenin alındığından ihaleden önce haberdar olduğuna ilişkin bir bilginin bulunmadığının anlaşıldığı- Bu durumda, söz konusu belgenin ihaleden önce alınmış olmasına rağmen satış dosyasına sunulmamasının, muhtemel katılımcıların bilgi sahibi olma imkanını ortadan kaldırdığı ve bu suretle talep ve talibi azaltıcı nitelikte olduğunun kabulü gerekeceği; zira dava konusu taşınmazın konumu, belirlenen muhammen değeri ile satış bedeli ve ihaleye sadece bir kişinin katılmış olması hususları birlikte değerlendirildiğinde; İmar Kanunu’nun Geçici 16. maddesi kapsamında alınan yapı kayıt belgesinin, taşınmazın değerine olumlu katkı sağlayacağı ve ihalesine olan ilgiyi artıracağının açık olduğu, bu nedenle; ihalenin feshine karar verilmesi gerekeceği-
Nüfus kütüğündeki isim düzeltilmeden tapudaki ismin düzeltilemeyeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.