8. HD. 08.09.2020 T. E: 2018/1898, K: 4972-
4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1023. maddesi gereğince, sicilin aleniyeti ve güvenirliği ilkesi gereği, taşınmazı sicilden ödenen iyi niyetli ikinci el ve ondan sonraki ellerin iktisapları konulabilecektir; oysa, birinci el durumunda olan kişinin iktisabı gerçeği yansıtmayan ve hukuken korunmasına olanak bulunmayan belgeye dayalı olması ve yolsuz tescil niteliği takması sebebiyle TMK'nın 1023. maddesinin koruyuculuğundan istifadesine yasal açıdan cevaz olmadığı-
Taşınmaz haczinin geçerliliği ve tamamlanması için tapuya tescilini öngören bir zorunluluk bulunmadığı- borçlunun içinde haciz kararı ve haciz müzekkeresi bulunan takip dosya fotokopisini alarak 16.10.2014 tarihinde taşınmazına haciz konduğunu öğrendiği halde İİK'nun 16.maddesi uyarınca yedi günlük şikayet süresini geçirdikten sonra 05.11.2014 tarihinde meskeniyet şikayetinde bulunup şikayetin süreden reddinin gerektiği-
İİK.’nun 133. maddesine göre yapılan ihalelerin feshini istemeye yönelik şikayetlerin bir yıllık hak düşürücü süreye bağlı olduğu gözönünde bulundurularak karar verilmesi gerekeceği-
Geçerli bir hukuki sebebe dayanmayan tescil işleminin “yolsuz tescil” niteliğinde olduğu ve her zaman iptalinin istenebileceği, yolsuz tescilin tek istisnasının MK.nun 1023. maddesinde düzenlenmiş olduğu, somut olayda, davada taraf olmayan ancak davacıların murisi ile aynı köyde oturan ve aynı isim ve aynı soyadına sahip kişinin, ihtilaf konusu olmayan taşınmazın satışı için vekaletname verdiği vekilin, vekil edenine ait taşınmazı satacağı yerde, davacıların miras bırakanına ait taşınmazı sattığı, yolsuzluğun davalının taraf olduğu sözleşmeden kaynaklandığı, ihtilaf konusu taşınmaz ile davalının satıcısı arasında hiçbir ilişki bulunmadığı anlaşıldığından, olayda MK.’nun 1023.maddesini uygulama olanağı bulunmadığı-
Şuf'a hakkının kullanılmasından önce zamanaşımı işlemeyip; zamanaşımının bu tarihten başlatılmasının gerekeceği-
Satış dosyasında aynı taşınmaza ilişkin olarak daha önce Eskişehir İcra Mahkemesi'nin ihalenin feshi ilamında, borçlunun vekil ile temsil edildiği belli olduğuna göre, satış dosyasında ayrıca vekaletname bulunmasının zorunlu olmadığı-
Bütün paydaşların onayı bulunmadıkça, müşterek mülkiyet konusu taşınmazın intifa (kullanılma) şeklinin değiştirilemeyeceği -
Dava, sahtecilik hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ile tescil isteğine ilişkin olup mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Mahkemece imza incelemesine yönelik davalı itirazı giderilmeden ve Adli tıp kurumundan gerekli rapor alınmadan oluşturulan kararın hükmün bu nedenle bozulmasına neden olacağı-
Yargılamada kendilerini vekil ile temsil ettiren davalılar lehine, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince vekalet ücreti takdiri ile, taraflardan tapu ve mirasçılık belgesindeki payları oranında alınarak davalılara verilmesinin gerekeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.