Tapudaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesine karar verilebilmesi için kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğunun kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmasının gerekeceği-
Bir kimsenin sigortalı sayılabilmesi için sigortalı işe giriş bildirgesinin varlığının yeterli olmadığı, aynı zamanda o kimsenin 506 Sayılı Kanunun 2. maddesinin belirlediği biçimde eylemli olarak çalışmasının gerektiği; bu bakımdan davacının işyerinde eylemli olarak çalışıp çalışmadığının yöntemince araştırılmasının gerektiği-
AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ KARARI FOKAS/TÜRKİYE DAVASI
Nüfus kayıt örneğinden, doğum tarihinin düzeltilmesi istenilen ...'nın ... adlı ikiz kardeşi olduğu anlaşılmasına karşın mahkemece iki kardeşin birlikte tam teşekküllü bir sağlık kuruluşuna sevk edilerek ikiz olup olmadıkları konusunda heyet raporu alınıp bu husus açıklığa kavuşturulmadan eksik inceleme ve yetersiz araştırmayla davanın kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-
Nüfus kayıtlarının düzeltilmesi istemine ilişkin davalar kamu düzeni ile yakından ilgili bulunduğundan hakimin, nüfus kayıtlarında düzeltme yapılmasına karar verirken bu kayıtlar arasında çelişki yaratmamak ya da hayatın olağan akışına ters düşecek durumlara yol açmamaya özen göstermek durumunda olduğu-
Ana ve babadan birinin ölümü halinde nüfus memurununun, "sağ kalan eşin yerleşim yeri aile mahkemesine" bildirimde bulunacağı; sağ kalan eşe, çocuğun malvarlığına ilişkin ihtarın bu mahkemece yapılacağı-
Davacıların murisi olan ve dava konusu taşınmazlarda mülkiyet hakkı olduğunu iddia eden kişinin mirasçılarının, duruşmaya çağrılarak talep konusu taşınmazlarda mülkiyet hakkı iddiaları bulunup bulunmadığının kendilerinden sorulacağı, ayrıca murisin baba ismindeki çelişkinin de giderilerek varılan sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
“Kayıt düzeltilmesi” davalarında husumet–
5510 sayılı Kanunun 56/2. maddesine dayalı olarak Kurumca açılan ve yersiz ödenen aylıkların geri alınmasına ilişkin davalar ile hak sahibi tarafından açılan Kurum işleminin iptali ve aylık bağlanması talebine ilişkin davalarda özellikle, boşanılan eşle kurulan ilişkinin “fiili olarak birlikte yaşama olgusu” kapsamında yer alıp almadığı, ilişkinin niteliği ve başlangıç tarihinin açıkça ortaya konulması gerektiği- Mahkemece, hak sahibi ile boşandığı eşinin yerleşim yerlerinin, adres değişikliği ve nakilleri tarihleriyle saptanması, muhtarlık ve Nüfus Müdürlüğü gibi özel ve kamu kurumlarındaki bilgi ve belgelerden yararlanılması, ilgililerin elektrik, su, telefon aboneliklerinin hangi adres ve tarihte kimin adına tesis edildiğinin saptanması, seçmen bilgi kayıtlarındaki adresler ile mevcut ise 4857 s. Kanun gereği ücret ödemelerinin yapılabileceği banka kayıtlarının sorgulanması ve böylelikle boşanılan eşle fiili olarak birlikte yaşama olgusunun gerçekleşip gerçekleşmediği konusunda varılacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.