İlama konu alacak faiz alacağı olduğundan, bu alacağa mahkeme karar tarihinden itibaren faiz yürütülmesinin mümkün olmadığı-
Bir tacirin ticari işletmesi ile ilgili bir iş veya hizmet için verdiği avanslar nedeniyle, ödeme tarihinden itibaren faize hak kazanacağı (TTK. 22; şimdi; Yeni TTK. mad. 20) –
Harç kamu düzenine ilişkin olduğundan re'sen gözetilmesi gerekeceği-
Yabancı para alacağının takip tarihindeki rayice göre Türk lirasına çevrilerek -ve fiili ödeme tarihindeki Türk parası karşılığı istenmeksizin (BK. 83; şimdi; TBK. mad. 99, TTK. 623; şimdi; Yeni TTK. mad. 711)- takipte bulunulmuş olması halinde, vade tarihinden takip tarihine kadar «yabancı para faizi»nin (3095 s. Y. 4/a) ve takip tarihinden ödeme tarihine kadar da «avans faizi»nin hesaplanması gerekeceği—
İlamda faize hükmedilmemiş olan hallerde, edayı içeren bölüm için alacak, karar tarihinde muaccel hale geleceğinden, bu tarihten itibaren faiz istenebileceği–
İİK'nun 32 ve devamı maddelerinde icra emri ile birlikte takibe dayanak belgelerin tebliği yönünde yasal bir düzenlemenin olmadığı-
Kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemi-
Noter aracılığı ile gönderilen hesap özetine borçluların sekiz günlük süre içinde itiraz etmedikleri anlaşıldığından, ihtarnamedeki yazılı asıl alacak miktarı kesinleşmiş olup, borçluların kesinleşen miktara itiraz edemeyecekleri, ancak, ihtarnamenin düzenlenme tarihinden temerrüt tarihine kadar talep edilen akdi faize ve temerrüt tarihinden takip tarihine kadar talep edilen temerrüt faizine itiraz haklarının olduğu- Mahkemece, itiraz edilmeksizin kesinleşen hesap kat ihtarnamesindeki miktar esas alınarak akdi faiz ve temerrüt faizi hesaplanıp, alacaklının da kabulünde olan 40.000,00 TL'lik ödeme, İİK'nun 33. maddesi kapsamında değerlendirilerek mahsup edilmeli, ihtarname ile tebliğ edilmediğinden kesinleşmemiş olan 33.780,00 TL'lik alacak yönünden de değerlendirme yapılarak, takip tarihi itibariyle alacak miktarı bu şekilde belirlendikten sonra talep edilen fazla alacak miktarı varsa, bu kısım yönünden takibin iptaline, aksi halde şikayetin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Islah ile dava sebebini değiştirmek mümkün ise de, mevcut davaya ilaveten ikinci bir dava açılamayacağı, ayrıca icra mahkemesinden “itirazın kaldırılması” istenmeden, tahliyeye karar verilemeyeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.