Geçerli sözleşmenin ifasının imkânsız hâle gelmesi nedeniyle sözleşmeye konu taşınmazın rayiç bedelinin tahsili istemiyle açılan dava yönünden, sözleşme çerçevesinde ödediği bedelin kendi talebi üzerine davacıya iade edilmiş olması ve bu ödeme sırasında herhangi bir ihtirazî kayıt konulmaması durumunda, dava konusu borcu sona erdiğinin kabul edileceği- "Son içtihatlarda hak sahiplerine taşınmazın rayiç değerinin ödenmesi gerektiğinin kabul edildiği, davacıya sözleşmenin geçersiz olduğu şeklindeki bir kabulle sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde ödediği bedelin iadesi yönünde yapılan ödemenin taraflar arasındaki borç ilişkisini tümüyle sona erdirmediği, davalının geçerli sözleşmenin kendi kusuruyla ifasını imkânsız hâle getirmesi nedeniyle davacıya karşı taşınmazın rayiç bedeli nispetinde sorumluluğunun devam ettiği, davacının sözleşmeyle ödediği bedelin kendisine iade edilmesi yönündeki başvurusunun ibra niteliği taşımadığı, sözleşmeye dayalı olarak gerçek zararın tazminini isteyen davacının kısmî ödeme sırasında ihtirazî kayıt sunmamış olmasının davalıyı borç yükünden kurtarmayacağı" şeklindeki görüşün HGK çoğunluğunca benimsenmediği-
Davalı yanca icra takibine konu edilen 6.000 TL alacaktan dolayı borçlu olunmadığının tespitine-
22. HD. 05.02.2019 T. E: 363, K: 2419-
Davalı sigorta şirketinin davacılara kısmi ödeme yaptığı tarih olan 04/07/2019 tarihinde temerrüde düştüğünün kabulü gerekmekte ise de, davacılar vekili temyiz dilekçesinde 28/09/2019 tarihinden itibaren faize hükmedilmesini talep etmiş olduğundan, taleple bağlı kalınarak 28/09/2019 tarihinden itibaren temerrüt faizine hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru değil bozma sebebi ise de; bu yanılgının giderilmesinin yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediği-
İlamda faize hükmedilmesi halinde, asıl alacağın ödenmiş olması durumunda fazlaya ilişkin hak saklı tutulmasa dahi faiz istenebileceği, ancak ilamda faize ilişkin hüküm yok ise alacaklının, ilk takipte karar tarihinden itibaren faiz istememişse artık müstakilen faiz için ikinci bir takip yapamayacağı-
4. HD. 24.04.2023 T. E: 2021/26744, K: 5517
Çekin karşılığının tamamen veya kısmen bulunmaması halinde bankanın ödeme yükümlülüğünün TCMB tarafından belirlenen miktarla sınırlı kaldığı, kısmi ödeme halinde, çekin ön ve arka yüzünün onaylı fotokopisinin ücretsiz olarak hamile verileceği, çek hamilinin, bu fotokopiyle müracaat borçlularına veya kambiyo senetleri hakkındaki takip usullerine başvurabileceği gibi Cumhuriyet savcılığına şikayette bulunurken dilekçesine bu fotokopiyi ekleyebileceği ve bunu icra daireleriyle mahkemelerde ispat aracı olarak kullanabileceği- Çek asıllarının muhatap bankaya teslim edilip edilmediği olgusunun davacı tarafça ispatlanması gerektiği-
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre ve temyiz dilekçesinde talep edilen vekalet ücreti miktarına göre davalı lehine nisbi olarak hesaplanan 5.800,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, 4.800,00 TL' ye hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, açıklanan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanmasına karar verildiği-
Kooperatif genel kurullarında aidat ödemelerinin geciktirilmesi halinde alınması kararlaştırılan gecikme zammının temerrüt faizi niteliğinde olduğu-
Kamulaştırma bedelinin idareye tebliğ tarihi olan 30.05.2000 tarihinden ilamın kesinleşme tarihine kadar yasal faiz, kesinleşmeden itibaren muhtıra hesap tarihi olan 07.10.2015 tarihine kadar Anayasa 46/son faizinin uygulanacağı kuralı gözönünde bulundurularak, mahkemece alınan bilirkişi raporunda Anayasa 46/son kapsamında yapılan değerlendirmeye göre karar verilmesi gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.