Birden fazla alacak durumunda sıra cetveli yapılmadan ihale alıcısının alacak miktarı belli olmayacağı için bu dosyada icra memurunca verilen 10 günlük sürenin yerinde olduğu, bu durumda alıcının, ihale bedelini verilen süre içerisinde yatırdıktan sonra asıl takip dosyasında yapılacak sıra cetvelinde alacağı çıkar ise bu alacağı miktarında yatırdığı ihale bedelini alabileceği-
Satış ilanı hapis cezası ile mahkumiyeti bulunan borçlunun kısıtlanma tarihinden önceki vekiline tebliğ edilmiş olup vesayet altına alınma kararından sonra, kısıtlıyı vasisi temsil edeceğinden ve onun adına itiraz ve şikayet haklarını kullanacağından, İİK. mad. 127 uyarınca çıkarılan satış ilanının vasiye tebliğinin zorunlu olduğu-
İİK. nun 97 ve 99. maddelerine göre istihkak davası açmak üzere süre verme yetkisinin asıl icra dairesine ait olduğu-
Üçüncü kişilerin, icra dairesi önünde takip borçlusunun borcuna kısmen veya tamamen kefil olması, diğer bir ifade ile borcun ödenmesini kısmen veya tamamen üstlenmesi halinde icra kefaleti doğacağı-
Şikayetçilerin, haczin İİK’nun 96-97 maddesi göre değil, İİK’nun 99. maddesine göre yapılmış sayılmasına karar verilmesini talep ettikleri, mahkemece verilen kararıyla "yapılan haczin İİK’nun 99. maddesi göre yapıldığının tespiti" şeklinde karar verildiği görülmekle, alacaklıya istihkak davası açması için 7 günlük süre verileceği ve bu süre içinde dava açmazsa alacaklının şikayetçi 3 . kişilerin istihkak iddialarını kabul etmiş sayılacağı- Bu durumda yapılan haciz işlemi İİK’nun 99. maddesi uyarınca yapılmış sayılmakla mahkemece haciz işleminin iptali talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, haciz işleminin iptalinin usulsüz olduğu-
Ticaret şirketine çıkarılıp bila tebliğ dönen adresin, ticaret sicilinde kayıtlı adresi olduğunun anlaşılması ve ticaret şirketinin bu adresini değiştirmesi halinde, yeni adresini ticaret siciline tescil ve ilan ettirmediği takdirde, Tebligat Kanunu’nun 35. maddesinin 4. fıkrası uyarınca aynı maddenin 2 ve 3. fıkralarına göre yapılması yeterli iken, söz konusu adrese önce normal tebligat çıkarılıp bila tebliğ iade edildikten sonra Tebligat Kanunu’nun 35. maddesinin 4. fıkrası uyarınca tebligat yapılmasının tebliğ işlemini usulsüz hâle getirmeyeceği-
İhtiyati hacizlerin talimat icra dairesince uygulanmış olması halinde, talimat numaralarının önce veya sonra olmasına bakılmaksızın bunların aynı tarihte uygulandığının kabulü gerekeceği—
İİK. mad. 106 ve 110 uyarınca, haciz tarihinden itibaren taşınırların bir yıl, taşınmazların ise iki yıl içinde «satış masrafı» verilerek (İİK. mad. 59) satışlarının istenmemiş olması halinde, haczin düşeceği—
Talimat icrasınca borçlu şirket hakkındaki haciz isteminin yerine getirilmesi zorunlu olup “borçlu şirket hakkında iflasın ertelenmesine karar verildiği”nin ileri sürülmesi üzerine, icra müdürlüğünce haciz işlemi yapılmadan geri dönülemeyeceği–
İstihkak davalarında yetki itirazının, ilk itiraz olarak ve en geç ilk oturumda davanın esasına girilinceye kadar ileri sürülebileceği, icra mahkemesince kendiliğinden yetkisizlik kararı verilemeyeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.