Her ne kadar bordrolarda fazla çalışma tahakkuku var ise de bordrolar imzasız olduğundan bunun ödenip ödenmediği banka kayıtlarına göre tespit edilmesi gerekip davacıya alacaklarının ödenip ödenmediğinin banka kayıtları getirtilerek değerlendirilmesi gerektiğinden davacının fazla çalışma ücreti alacağı talebinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğu-
7. HD. 09.12.2024 T. E: 2023/5416, K: 5553
Taşınmaz üzerine konulan haciz şerhlerinin kaldırılmasına karar verilmiş ise de, hangi tarihli haciz şerhlerinin kaldırıldığı hükümde açıkça gösterilmediğinden kararın infazına elveriş olmadığı-
Mahkemece, istemin reddine dair verilen kararın hüküm kısmının, HMK. mad. 297 kapsamında yasal gerekçeyi içermediği anlaşıldığından, kararın bozulması gerektiği-
Mahkemece kararda, sadece davacının devrettiği pay yönünden iptal tescil kararı verilmesi, talep edilmesine karşın, davacının annesinin devrettiği pay yönünden karar verilmemesinin isabetsiz olduğu-
Tasarrurfun iptali- Kısa kararında "davanın kabulüne" denildiği halde, gerekçeli kararda iki davalının taraf sıfatının bu davada bulunmadığı gözetilerek lehlerine vekalet ücreti taktir edilmesi gerektiği belirtilerek, adı geçen davalılar lehine vekalet ücretine hükmedilmiş olsa da bu durumun HMK m. 294/3'e aykırılık teşkil ettiği-Kısa karar ile gerekçeli karar arasındaki çelişkinin giderildiği bir hüküm kurulmak üzere kararın bozulması gerektiği-
Taraflar arasındaki alacak davası-
4. HD. 10.04.2023 T. E: 2021/26684, K: 5122
Birleştirilmiş olsa da her dava müstakil niteliğini korumaya devam edeceğinden HMK'nun 297.maddesine aykırı olacak şekilde birleştirilen dosyalar hakkında herhangi bir karar verilmemesi usul ve yasaya aykırı düştüğünden kararın bozulması gerektiği- 2005/.... Esas ve 2006/... Esas sayılı dosyaların tefrikine karar verilmiş olmasına rağmen yeni esas alıp almadıkları dosya içerisinden anlaşılamamakta olup mahkemece, bu dosyaların akıbetinin araştırılarak, ayrı bir esas almamışlarsa karar verilmesi, ayrı bir esas almışlarsa denetime elverişli olacak şekilde bu dosyalar hakkında karar verilip verilmediği, karar verilmişse ilgili mahkeme kararları getirtilerek değerlendirme yapılması gerekirken bu hususun da gözden kaçırılmış olmasının doğru görülmediği-
Alacağın rehnin paraya çevrilmesi yoluyla tamamen karşılanamayacağının önceden hâkim tarafından belirlenmesi veya borçlunun iflas etmesi ya da konkordato mehli verilmesi hâllerinde, rehnin paraya çevrilmesinden önce de kefile başvurulabileceği- Borçlunun ifada gecikmesi ve borçluya gönderilen ihtarın sonuçsuz kalması, müteselsil kefil hakkında ihtiyati haciz kararı verilmesi için yeterli olduğu-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.