Şikayetçi üçüncü kişi şikayet tarihinde taşınmazın maliki olduğundan, taşınmazın üzerindeki haczin kaldırılmasını isteyebileceği, şikayetçinin aktif husumet ehliyetinin bulunduğunun kabulü gerektiği-
Süresi içinde satış istenilmediğinden, haczin düşmüş olmasına rağmen bu dosyadan yapılan satışın geçersiz olan haczi diğer alacaklılar yönünden geçerli kılmayacağı—
Tedbirlerin boşanma davasına bakan mahkemece alınacağı-
Ödeme emri, borçlunun işyeri adresi olduğu belirtilen adresinde iş takibine gittiğinden bahisle işçisine tebliğ edilmiş ise de; dayanak protokolde borçlunun yazılı açık adresinin bulunmadığı, borçlu şikayetinde tebliğ adresinde bulunmadığını, tebliğ tarihinde bu adreste çalışmadığını belirttiğine göre, bu konuda şikayetçinin tüm delilleri toplanıp gerektiğinde zabıta marifetiyle araştırma yapılarak tebliğ tarihi itibariyle muhatabın tebligat adresinde bulunup bulunmadığının araştırılması, sonucuna göre tebligatı alan kişi isminde işçisi olup olmadığının tespiti ve oluşacak sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Bedeli paylaşıma konu forklift üzerine şikâyet olunan tarafından haciz uygulandığı, üçüncü şahıs tarafından istihkak iddiasında bulunulmuş ise de bu iddianın mahkeme tarafından reddedilerek haczin devamına karar verildiği ve bu kararın kesinleştiği, üçüncü kişi daha sonra ticaret odasına başvurarak forklift’in adına kaydını yaptırmış ise de bu kaydın kesinleşmiş mahkeme kararı karşısında hüküm ifade etmeyeceği, bu durumda bedeli paylaşıma konu forklift’in şikâyetçinin borçlusuna ait olmaması nedeni ile şikâyette hukuki yararının bulunmadığı-
Haczedilen menkul malın bir yıl içerisinde satışın istenmemesi nedeniyle hacizlerin düşeceği-
5302 Sayılı İl Özel İdaresi Kanunu'nun 3.maddesi uyarınca, borçlu idarenin banka hesaplarındaki vergi, resim, harç gibi niteliği gereği haczi kabil olmayan gelirleri dışında kalan kira geliri niteliğindeki paraların kamu hizmetlerinde fiilen kullanılıp kullanılmadığı belirlenmeden bu hesaplar üzerindeki haczin kaldırılmasının doğru olmadığı-
Şikayetçi şikayet edilenin hem sırasına hem de muvazaalı olduğu iddiasıyla alacağın esasına itiraz ettiğinden, İİK’nun 142/1. maddesi uyarınca genel mahkemenin görevli olduğu-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.