Bir «kişisel def’i» olan «ödeme def’i»nin, lehtarla -senet bedelini ödeyen-borçlu arasındaki ödeme ilişkisini bilebilecek durumda olan ve senedi ciro yoluyla ele geçirmiş olan takip alacaklısına karşı ileri sürülebileceği-
Mahkemece, dava dışı borçluya ait konut üzerine banka tarafından ipotek tesis edildiği, borç ödenmediğinden ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapıldığı, borçluya ait konutun ihale bedelinden ipotek alacağı ödendikten sonra kalan paranın AATUHK.’ nun 69. maddesince haczi daha eski tarihli olan vergi dairesine ödenmesi, para arttığı takdirde SGK.’ ya ödenmesi gerektiği halde garameten taksimin hatalı olduğu gerekçesiyle, şikâyetin kabulüne kalan paranın öncelikle vergi dairesinin alacağını karşılaması için sıra cetvelinin bu kısım yönünden iptaline karar vermiş olmasında yasaya aykırı bir yönün bulunmadığı-
İİK.’ nun 67. maddesinde düzenlenen itirazın iptali davası genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine itiraz üzerine açılan bir dava olup, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takibe icra mahkemesine yapılan itiraza karşı açılmayacağı- Davacı ıslah ile dava sebebini veya talep sonucunu değiştirebileceğinden ve davacı itirazın iptali talebini alacak talebi olarak ıslah ettiğini bildirmiş olduğundan Bu durumda ıslah talep edilebileceğinden, mahkemece ıslah talebinin HMK 177 vd. maddelerine uygun olup olmadığı üzerinde durulup varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
6102 sayılı TTK'nun 778. maddesi yollaması ile bonolar hakkında uygulanması gereken aynı Kanun'un 714. ve 730. maddeleri uyarınca, belirli bir günde veya düzenleme gününden ya da görüldükten belirli bir süre sonra ödenmesi şartını içeren bir bonoya dayanarak hamilin lehtara ve cirantalara müracaat edebilmesinin, ödeme gününü takip eden iki iş günü içinde senet keşidecisinin protesto edilmesine bağlı olduğu, alacaklı hamilin, anılan madde koşullarında protesto keşide etmeksizin, lehtar ve cirantaları takip edemeyeceği, alacaklı hamilin, anılan madde koşullarında, senedi düzenleyene protesto keşide etmediği takdirde, lehtar-ciranta olan borçluya karşı müracaat hakkını kaybedeceği, İİK'nun 170/a-2. maddesi gereğince, icra mahkemesince, alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkının bulunup bulunmadığı re'sen araştırılmak zorunda olduğu-
İhtiyaten haczedilen malların, malı elinde bulunduran üçüncü kişiye -kendisinden bir taahhüt senedi alınarak- bırakılabileceği–
Limited şirketlerde ortağın şahsi borcundan dolayı ortaklık payının doğrudan haczedilemeyeceği-
Dava konusu icra takibi kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip olup, bu takipte çıkarılan ödeme emrinin tebliğinden yaklaşık 3 ay sonra yapılan haciz sırasında tutulan haciz tutanağındaki "borcu ödeyecek gücüm yoktur" beyanının borcun kabulü anlamına geldiğinin ve haciz tehdidi ile verilmiş bir beyan olmadığının kabulü gerekeceği-
Mahkemece "dava konusu taşınmazların davalı üçüncü kişi adına kayıtlı olması halinde 3. kişilere devir ve temlikinin önlenmesi için HMK'nun 389 maddesi gereğince alacak miktarının %5 oranında teminat karşılığı ihtiyat tedbir konulmasına" karar verilmiş olup itiraz üzerine, mahkemece "ihtiyati haczin yasal olduğu" gerekçesiyle kaldırılmasına ilişkin talebin reddine karar verilmiş olup, İİK. mad. 277 vd. uyarınca açılan tasarrufun iptali davasında ihtiyatı haciz mahiyetindeki tedbir kararının İİK. mad. 281/2 maddesine uygun olduğu-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.