İcra takibinin dayanağı olan ilam, özel hayatın gizliliğinden kaynaklanan manevi tazminat alacağına ilişkin olup, tarafların şahsı ya da ailevi yapılarına ilişkin hukuki durumlarında ve bunlara ilişkin sicil ve kayıtlarında bir değişiklik yaratmamakta, sonuçları itibariyle ancak tarafların mal varlığını etkilediğinden, kanunlarda sayılanlar arasında yer almadığından takibe konulabilmesi için kesinleşmesinin gerekmeyeceği-
İhtiyati haciz kararından sonra, bu kararı veren mahkemenin yargı çevresi içinde de takip yapılabileceği-
Mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmaksızın bonoların 16.11.2013 olan tanzim tarihinin 16.11.2012 tarihine dönüştürüldüğünün çıplak gözle görüldüğü belirtilerek karar verilmesinin HMK. mad. 266 hükmüne aykırı olacağı-
Ciranta aleyhine ihtiyati haciz istenebilmesi için keşideciye ödememe protestosu çekilmesi ve protestonun talep dilekçesine eklenmesinin gerekli ve yeterli olduğu, protestonun tebliğine ise gerek olmadığı-
Alacaklının, "kambiyo senedinin kıdem tazminatı için verildiğini" belirtmesinin borçlu tarafından kabul edilmedikçe senedin kambiyo vasfını etkilemeyeceği- Borçlu şirket hakkında iflas erteleme davasında verilen tedbir kararı ile "icra takiplerinin tedbiren durdurulmasına" şeklinde karar verildiği dikkate alındığında, icra müdürlüğünce kambiyo takibinin durdurulmasına karar verilmesinin isabetli olduğu-
Köyün salma parası haciz edilemeyip; bu hususta takasın da olanaksız olduğu-
Belediyece hüküm altına alınan para cezalarının idarece -6183 sayılı Yasaya göre- tahsil edileceği, bu para cezalarının icra dairelerinde takip konusu yapılıp, borçlunun mallarının haczedilmesi halinde, bu durumun süresiz şikâyete neden olacağı–
Davacı borçlu talimatla yapılan haciz sırasında borcu kabul ederek ödeme taahhüdünde bulunmuştur. Davacının, kesinleşen takip nedeniyle uygulanan haciz sırasındaki kabul beyanının cebri icra baskısı altında yapıldığı kabul edilemeyeceği gibi, davacının borcu kabul ettikten sonra “takibin dayanağı çeklerdeki imzanın kendisine ait olmadığını” ileri sürmesi MK.’ nun 2. maddesinde öngörülen iyi niyet kuralına aykırı olduğundan dinlenemeyeceği gözetilmeden, yazılı şekilde “davanın kabulüne” karar verilmesinin hükmün bozulmasına neden olacağı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.