Taşınmazda elbirliği halinde mülkiyet söz konusu olmadığından, paylı mülkiyette payın haczinin ve satışının mümkün bulunduğu-
Borçlu şirketin, üçüncü kişide (kendisine borçlu olan kişide) bulunan ipotekli alacağı üzerine haciz konulduktan sonra, taşınmazı -üzerindeki ipotek ve hacizlerle birlikte- satın almış olan yeni maliklerin haczin kaldırılmasını isteyemeyeceği—
Şikayetçilerin, haczin İİK’nun 96-97 maddesi göre değil, İİK’nun 99. maddesine göre yapılmış sayılmasına karar verilmesini talep ettikleri, mahkemece verilen kararıyla "yapılan haczin İİK’nun 99. maddesi göre yapıldığının tespiti" şeklinde karar verildiği görülmekle, alacaklıya istihkak davası açması için 7 günlük süre verileceği ve bu süre içinde dava açmazsa alacaklının şikayetçi 3 . kişilerin istihkak iddialarını kabul etmiş sayılacağı- Bu durumda yapılan haciz işlemi İİK’nun 99. maddesi uyarınca yapılmış sayılmakla mahkemece haciz işleminin iptali talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, haciz işleminin iptalinin usulsüz olduğu-
Şikayet süresinin son gününün cumartesi ya da pazar gününe rastlaması halinde, sürenin pazar gününü takip eden ilk iş günü yapılması gerekeceği–
Mahkemece, muteriz borçlunun takip konusu bononun düzenlenme tarihi itibariyle şirketi temsile yetkili olup olmadığının ticaret sicilinden sorularak, borçlunun şirket yetkilisi olmaması halinde, senetteki imzaların adı geçen borçluya ait olup olmadığının tespiti yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece icra dosyasının incelenmesinde görüleceği üzere alacaklının takibinin davacı borçluya ve dava dışı borçlu şirkete yönelik olduğu, icra dosyasında taahhütte bulunan borçlunun, sadece dava dışı borçlu şirket olduğu, davacı borçlunun herhangi bir taahhütte bulunmadığı, dolayısıyla çekteki keşide yeri unsurunun bulunmaması sebebiyle borçlu davacı yönünden şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekeceği-
Davacının, yeni maliklerin, eski malikin halefi olarak, eski malikle yapılan yazılı kira sözleşmesine dayanarak, davalı kiracı hakkında haciz ve tahliye istekli takip yapmasında ve itirazın kaldırılmasını talep etmesinde bir usulsüzlüğün bulunmadığı, kiralananın 6570 sayılı yasa hükümlerine tabi dükkân vasıflı taşınmaz olduğu ve yeni malikin, eski malikle yapılan kira sözleşmesini tek taraflı düzenlemiş olduğu bir ihtarname göndererek ve fesih bildiriminde bulunarak sözleşmeyi sona erdiremeyeceği de gözönünde bulundurularak, yasal sürede kira bedellerinin ödenmemesi sebebiyle davalının temerrüde düştüğü ve yapmış olduğu itirazının haksız olduğunun kabulü ile itirazın kaldırılarak, kiralananın tahliyesine karar verilmesinin gerekeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.