............... Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ...................... sayılı kararı ile alacaklının ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verildiği, alacaklının aynı tarihte icra müdürlüğüne yaptığı başvuru ile borçlunun mallarına ihtiyati haciz konulmasını istediği ve müdürlükçe ihtiyati haczin 15.9.2021’de tatbik edildi0ği, alacaklının takip talebi ile ödeme emrinin UYAP sistemine 14.9.2021 tarihinde kaydedildiği ve harçların da 29.9.2021’de yatırıldığı, borçlunun icra müdürlüğüne yaptığı başvuru ile yasal süre içerisinde takibe geçilmediğinden ihtiyati hacizlerin hükümsüz kaldığı gerekçesiyle hacizlerin kaldırılmasının istendiği, müdürlükçe sürede takip talebi verildiğinden istemin reddedildiği görüldüğünden, takip talebinin UYAP’a kaydedildiği tarih itibariyle İİK’nun 264/1. maddesine aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, İlk Derece Mahkemesi kararı yerinde olup Bölge Adliye Mahkemesince borçlunun istinaf başvurusunun esastan reddine hükmedilmesi gerekeceği-
"12 örnek" ödeme emrinin tebliği üzerine her türlü itiraz ve şikayetin -5 gün içinde- dilekçe ile icra müdürlüğüne yapılması gerekeceği–
Tapu iptali ve tescil davası-
İhtiyati haciz istemine konu edilen bononun teminat fonksiyonunun bulunup bulunmadığı hususu yargılamayı gerektirmekte olup, mahkemece, yaklaşık ispat kurallarının egemen olduğu ihtiyati haciz istemi kapsamında, protokol hükümleri değerlendirilmek suretiyle sonuca gidilemeyeceğinden, mahkemece, "itirazın kabulüne" karar verilmesi gerekeceği-
İcra memuruna tanınan takdir yetkisi, İİK'nun 82. maddesi kapsamında malın haczi kabil olup olmadığı ile sınırlı olup, icra müdürünün bunun dışında, haczi istenen taşınırın 3. kişiye ait olduğu gerekçesiyle haciz talebini reddetme yetkisinin olmadığı, böyle bir durumda yapılması gereken işin, 3. kişinin istihkak iddiasının tutanağa geçirilip İİK'nun 97 ve 99. maddeleri uyarınca istihkak prosedürünü işletmek olduğu-
İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takipte haciz aşaması olmadığından haczedilemezlik şikayetinde bulunulmasının mümkün olmadığı-
Sıra cetveline itiraz davası/şikayeti sonucunda, talebi red edilen davacı aleyhine ayrıca faize hükmedilemeyeceği–
Kambiyo senetlerinden doğan alacaklar aranacak alacak niteliğinde olduğundan bu alacaklar için TBK. mad. 89/1 hükmü uygulanamayacağından ve çekten kaynaklanan borcun alacaklısı borçlunun yerleşim yerinde, birden fazla borçlu bulunması halinde borçlulardan birinin yerleşim yerinde, çekin keşide yerinde, ödeme yerinde ihtiyati haciz talebinde bulunabileceğinden bu hususların gözetilmeden borçlu vekilinin yetkiye dair itirazının reddi kararının doğru olmadığı-
Şikayetçi adına ödeme emrinin; “Ayvadere Mah. Hazer Sok. No:119/2 Araklı/Trabzon” adresine tebliğe çıkarıldığı, tebliğ memurunca; “ muhatap adresten ayrıldı. Mahalle muhtarının tasdikiyle iade” şerhi ile tebliğ evrakının 01.12.2015 tarihinde iade edildiği, bunun üzerine tebligat zarfı üzerine "mernis adresi" olduğu yazılarak, TK'nun 21/2. maddesi gereğince, muhatabın adrese dayalı nüfus kayıt sistemindeki adresine, 19.01.2016 tarihinde tebligat yapıldığı, ancak tebliğ zarfının üzerine, tebligatı çıkaran mercii tarafından, Yönetmeliğin 16/2. maddesi kapsamında bir şerh verilmediği anlaşılmakta olup, bu durumda, tebliğ memurunun tebliğ işlemini T.K.'nun 21/2. maddesi uyarınca yapmasının, usule aykırı olduğu, o halde, mahkemece; usulsüz tebligat şikayetin kabulü ile 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca borçlunun bildirdiği öğrenme tarihinin, tebliğ tarihi olarak düzeltilmesi ve borçlunun diğer şikayetlerinin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.