Üst sınır ipoteğinde, ipotekle teminat altına alınan ana borç, faiz, icra takip giderleri ve taraflarca kararlaştırılan fer’ilerden oluşan toplam borç miktarının ipotek limitini aşamayacağı, limiti aşar şekilde takip yapılmasının süresiz şikayete neden olacağı–
Eksik temyiz karar harcının ihtarattaki 1 haftalık kesin süre sona erdikten sonra yatırılması halinde, temyizden vazgeçilmiş sayılacağı- Davacı borçlu şirketi münferiden temsile ve ilzama yetkili kimsenin, dava konusu bono nedeniyle davacı aleyhine başlatılan icra takibinde talimat ile haciz sırasında, kısmi ödemenin bulunduğuna ilişkin bir beyanı olmaksızın tüm takip borcunu kabul edip, ödeme taahhüdünde bulunması karşısında, mahkemece davacının borcu kabul ettiği ve ödeme taahhütleri ile bağlı olduğu gözetilerek bir hüküm kurulması gerekeceği-
Şikayete konu makine borçlu şirketin adresinde haczedilmiş olup,şikayete konu makinenin borçlu şirkete ait olduğuna ilişkin fatura da ibraz edildiğinden İİK. 97/a maddesi gözetilerek karar verilmesi gerekeceği-
Senet metninde yetkili mahkemenin İzmir mahkemeleri olarak belirlendiği, borçlu - itiraz edenin adresinin de Alacakaya/E.zığ olduğu, bu nedenle ihtiyati haczin yetkisiz mahkeme tarafından verildiğinin kabulü gerektiği-İhtiyati haciz talebine konu bononun Türk Ticaret Kanununda düzenlendiği ve bu senet nedeniyle çıkan uyuşmazlıkların ticari nitelikte olduğu ve ticari davalara bakma görevinin Asliye Hukuk Mahkemesinde olduğu gerekçesiyle, ihtiyati hacze itirazın kabulü ile borçlu yönünden ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verileceği-
Meskeniyet şikayeti dolayısıyla icra mahkemesince verilen kararın sadece o dosya için geçerli olduğu, diğer icra dosyalarından aynı meskene konulan hacizler için bir hüküm ifade etmeyeceği-
Ödeme emrinin icra dairesinde tebliğ edilip borçlu tarafından borcun kabulünün –İİK. 20 gereğince- üçüncü kişilere tesir etmeyeceği–
İcra ve İflas Kanunu'nun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amacın, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamak olduğu, davacının, iptal davası sabit olduğu takdirde, tasarruf konusu mal üzerinde cebri icra yolu ile hakkını almak yetkisini elde eder ve tasarruf konusu taşınmaz mal ise, davalı üçüncü şahıs üzerindeki kaydın düzeltilmesine gerek olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebileceği, bu yasal nedenle iptal davasının, alacaklıya alacağını tahsil olanağını sağlayan, nisbi nitelikte yasadan doğan bir dava olup; tasarrufa konu malların aynı ile ilgili olmadığı- Davacıların alacağının kesinleşmediğinden dolayısı ile davanın ön koşul yokluğundan reddine karar verildiğine göre Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 6. maddesine göre maktu davalılar yararına maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekeceği-
Üçüncü kişi tarafından satın alınan jeneratörün -ana şebekeden hemen ayrılmaması nedeniyle- bir süre borçluya ait depoda geçici olarak bırakılmış olmasının, jeneratörün mülkiyetinin alıcıya geçmesine engel teşkil etmeyeceği–
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.