6552 sayılı Belediye Kanunu'nun 123. maddesi ile 5393 sayılı Kanun'a eklenen Geçici 8. maddede “15'inci maddenin son fıkrası hükümlerinin, devam eden her türlü icra takipleri hakkında da uygulanacağı, bu maddenin yürürlük tarihinden önce yapılmış icra takipleri gereğince konulan tüm hacizler, söz konusu fıkra hükümleri dikkate alınarak kaldırılır.” hükmü ise Anayasa Mahkemesi’nin 17/6/2015 tarihli ve E.: 2014/194, K.: 2015/55 sayılı Kararı ile iptal edilerek yürürlükten kaldırıldığı, bu durumda Geçici 8. maddenin iptal edilmesi ile 6552 sayılı Yasa hükümlerinin sadece Yasa'nın yürürlüğe girdiği 11.09.2014 tarihinden sonra başlatılan icra takiplerinde uygulanabileceğinin kabulü gerekeceği-
Şikayete konu taşınmazların haczine ilişkin örnek 103 davet kağıdının, borçlu vekiline 27.02.2012 tarihinde tebliğ edildiği; 09.03.2012 tarihinde 7 günlük süre geçirilerek yapılan haczedilmezlik şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddinin gerekeceği-
Şikayete konu taşınmazın dosyada bulunan Bakanlık yazısından Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 03.10.2019 gün ve 232595 sayılı Olur'u ile 6306 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunu'nun 2. maddesi kapsamında rezerv alanı içine alındığının anlaşıldığı, aynı Kanunun 7/11 maddesi uyarınca kamu yararına tahsise ilişkin özel hüküm bulunduğundan şikayete konu taşınmazın haczedilemeyeceği, tapu siciline şerh verilmemiş olmasının taşınmazın haczedilmezlik niteliğini ortadan kaldırmayacağı, tapu siciline verilecek şerhin bildirici nitelik taşıyacağı-
Kira sözleşmesinden kaynaklanan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibinden sonra açılan menfi tespit istemine ilişkin davanın sulh hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği-
Haciz tarihi itibariyle 6111 sayılı Yasa’nın Geçici 2. maddesi iptal edildiğinden ve halen yürürlükte olan 5999 sayılı Kanunun Geçici 6. maddesine göre alacağın doğumuna sebep olan idare eyleminin 1983 yılından öncesine ait olduğuna ilişkin iddia ve bilgi bulunmadığından kamulaştırmasız elatmaya ilişkin eylemin 1983 yılından sonra olduğunun kabulünün gerekeceği, bu durumda borçlunun Vakıflar Bankası'ndaki hesabına haciz konulmasının hukuka uygun olduğu-
Gecikme zammı faiz niteliğinde olup, faize faiz yürütülecek şekilde hesaplama yapan bilirkişi raporunun hükme esas alınması BK ‘nun 104/son maddesi hükmüne aykırılık oluşturacağı-
Her ne kadar K. ayının 31. günü söz konusu olamaz ise de bunun yanılgıdan kaynaklandığı ve bu eksikliğin çekin niteliğini etkilemediği ve keşide tarihinin K. ayının son günü olarak yazıldığının kabulü gerekeceği ve bu durumda, mahkemece, çekin süresinde ibraz edildiği gözetilerek ihtiyati haciz istemi hakkında bir karar verilmesi gerektiği-
İİK'nın 206. maddesinin kamu alacaklarının hacze iştirak etmesinde uygulanmayacağı, kamu alacağının hacze iştiraki açısından kamu alacağının niteliği ve ilk haczin dayandığı alacağın niteliği ile ilgili bir ayrım yapılmadığından, kamu alacağının ve ilk haczin dayandığı alacak hangi sebepten doğarsa doğsun kamu alacağı için satıştan önce haciz konulmuşsa ilk hacze iştirak edeceği- İİK'nın 106. maddesi uyarınca, iki (şimdi; bir) yıllık satış isteme süresinde avans yatırılarak satış isteminde bulunulmuş olmakla, şikayet olunanın haczinin düşmeyeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.