Borçlunun takibin yetkisiz yerde açıldığı, borca ya da zamanaşımına yönelik itirazının tebliğden sonra beş günlük sürede yapılması gerekeceği, bu günlerin hesaplanmasında tebligatın yapıldığı ilk günün dikkate alınmayacağı ve son günün de resmi tatile rastlaması durumunda sürenin tatili takip eden günde biteceği hususunun gözönüne alınması gerekeceği-
Takibin devamı sırasında borçlunun ölümü halinde mirasçılara ödeme emri çıkarılmasına gerek olmayıp takibin mirasçılara karşı devam ettirilmesi isteğinin tebliğinin yeterli olacağı-
Taraflar arasında ayrı bir «muacceliyet sözleşmesi» bulunmadıkça, bonolarda yazılı bulunan muacceliyet koşulunun geçersiz olacağı—
İhale tarihi olan 28.08.2020 tarihi itibariyle İİK'nın 128/a-2. maddesinde öngörülen 2 yıllık süre geçmiş olup, geçerli bir kıymet takdirinin varlığından söz edilemeyeceğinden, dava konusu ihalenin bu nedenle feshine karar verilmesi gerektiği- İhalenin feshi istemi, şikayet niteliğinde olup, Medeni Usul Hukukunun davaya ilişkin kurallarının burada uygulanmayacağı- Somut olayda, takip borçlusu davacı hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlatıldığından, icra takibinin niteliği gereği, davacı tarafından ihalenin feshi istemi ile açılan davada, takip alacaklısı ve ihale alıcısının davalı taraf olarak yer alması gerektiği ancak diğer takip borçluları ile ipotek alacaklısı bankanın davalı olarak eklenmesinin doğru olmadığı-
Bonodaki «emrü havalesine» kelimelerinin yazılmamış veya çizilmiş olmasının, senedin «bono» niteliğini kaybetmesine neden olmayacağı—
Ortaklık hakkında yapılmış bir takip olmadığından ve adi ortaklığa gönderilmiş ödeme emri de olmadığından, ödeme emrinin iptaline ilişkin şikayetin konusunun da bulunmadığı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.