Meskeniyet şikayetine ilişkin uyuşmazlıkta raporlar arasında gerek haczedilen konutun gerekse borçlunun alabileceği haline münasip evin değerleri hususunda çelişki mevcut olması halinde, mahkemece ehil ve uzman bilirkişi marifetiyle yeniden mahallinde keşif yapılarak, önceki bilirkişi raporları arasındaki çelişkiyi giderecek şekilde açık, kesin ve net bir raporun aldırılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Adi yazılı belge olan ibraname altındaki imza, alacaklı tarafından açıkça inkar edilmediği gibi verilen cevap dilekçesinde de kabul edildiğinden mahkemece, şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Kat malikleri kurulu tarafından bono (çek) düzenlenmesi konusunda yöneticiye yetki verilmiş olması halinde, senet bedelinden kat maliklerinin, aksi halde yöneticinin kişisel olarak sorumlu olacağı—
Taraflar arasındaki “sözleşme” ve “protokol”ün içeriğinden, takip konusu çeklerin tahsilinin bazı koşullara bağlanmış olduğunun anlaşılması halinde, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılmış olan takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece, takibin kesinleşmesinden sonra alacaklı tarafından zamanaşımını kesen işlemlerin yapıldığı ve üç yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı gerekçesiyle istemin reddine karar verilmesinin gerekeceği-
«Borca itiraz»ın kabul edilmemesi halinde, icra mahkemesince «itirazın reddine» karar verilmesi gerekeceği—
“Takip dayanağı senedin, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin teminatı olarak düzenlenmiş olduğu”nun, alacaklının borçlunun ihtarnamesine noter aracılığıyla verdiği cevaptan anlaşılması halinde, mahkemece, senedin kayıtsız şartsız borç ikrarını içermediği kabul edilerek, takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece, borçlunun İİK.nun 169-a/1.nci maddesinde öngörülen nitelikte bir belge ile iddiasını kanıtlayamadığı ve alacaklı tarafından da takip dayanağı çekin teminat senedi olduğuna yönelik bir kabul beyanı bulunmadığı dikkate alınarak istemin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece, borçlunun zamanaşımına yönelik şikayeti kabul edildiğine göre; İİK.'nun 71.maddesi yollamasıyla aynı Kanun'un 33/a maddesi gereğince icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken; takibin durdurulması yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından, kararın düzeltilerek onanması yoluna gidildiği-
Mirasın reddi kararını veren mahkemenin dosya numarasının, icra mahkemesine yanlış bildirmiş olmasının yeni bir iddia olmadığı ve iddianın genişletilmesi kapsamında değerlendirilemeyeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.