TTK'nun 687. maddesi hükmü gereği keşideci borçlunun, lehtara karşı ileri sürebileceği def'ileri (senedin tüketici senedi olarak verilmesi nedeni ile 4077 sayılı Tüketici'nin Korunması Hakkında Kanun'un 6/A maddesi gereğince nama yazılı düzenlenmesi gerektiği iddiasını) takip alacaklısına karşı ileri süremeyeceği hususu nazara alınarak istemin reddine karar verilmesi gerekeceği-
İstem sahibi borçlu tarafın şikayetleri borca itiraz niteliğinde olduğundan, İİK.'nun 169/a maddesi uyarınca duruşma açılıp, taraflara diyecekleri varsa delilleri sorularak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
İİK. 170/III’de «imza incelemesinin İİK’nun 68a/IV. maddesine göre yapılacağı»nın öngörüldüğü, bu durumda -bu maddede atıf yapılan - HUMK’nun 309/IV. (şimdi; HMK. 211/b) maddesine göre, imza incelemesinin bilirkişi vasıtasıyla yapılmasına karar verilmesi halinde, borçlunun ibraz ettiği imza örneklerinden, yoksa borçluya duruşmada yazdırılacak yazı ve imzalar ile yapılacak mukayese ve incelemelerden, imzanın borçluya ait olup olmadığının araştırılması gerekeceği (ve bu aşamada, alacaklıya imza örneklerini getirmesi için kesin süre verilemeyeceği)—
Takipte taraf ehliyetine ilişkin şikayetin icra hukuk mahkemesince incelenmesinin gerekeceği-
Takip alacaklısı tarafından, muhatap bankanın bulunduğu yer ile çekin keşide yerinde takip yapılabileceği gibi, İİK'nun 50. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken HMK'nun 6. maddesi uyarınca; borçlunun takip tarihindeki yerleşim yeri icra dairesinde de takip yapılabileceği-
İflâs davasında "zamanaşımı itirazı"ndan önce "husumet itirazı" hakkında karar verilmesi gerekeceği–
Başvuruda bulunmayan diğer borçlu hakkında yapılan işlemin, muteriz borçlular yönünden bir hüküm ifade etmeyeceği nazara alınarak mahkemece, muterizler vekilinin zamanaşımı itirazının kabul edilerek, İİK.'nun 170/b maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 71/son ve 33/a maddeleri gereğince muteriz borçlular yönünden icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Bononun keşide tarihi itibariyle senedi düzenleyen borçlu şirketin çift imza ile temsil olunduğu, takip dayanağı bono üzerinde tek imza bulunduğuna ilişkin iddianın, İİK'nun 169. ve 169a maddeleri kapsamında borca itiraz niteliğinde olduğu, somut olayda, muteriz borçlunun, dayanak bonoda ciranta konumunda olup, bu hususu belirterek senedin geçersizliğini ileri süremeyeceği-
Borçlunun itiraz dilekçesinde davalı olarak gösterilen kişinin icra dosyasında alacaklı olarak gözüken şirketin temsilcisi olduğu, icra dosyasında alacaklının adı geçen şirket olduğu, bu durumda, incelemeye konu takip dosyasında alacaklı tarafın belli olduğu ve yanlışlıkla temsilcisinin davacı gösterilmesi maddi hataya ve kabul edilebilir bir yanılgıya dayalı olup, dürüstlük kuralına da aykırı bulunmadığından, alacaklının HMK'nun 124/3-4. maddesi uyarınca taraf değişikliği yaparak bu yanlışlığı düzeltmesinin mümkün olduğu-
Kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla takipte, İİK m.176’nın atfı sebebiyle, İİK m.156/son hükmünün uygulandığı, buna göre, iflas istemek hakkının ödeme emrinin tebliği tarihinden bir sene sonra düşeceği, bir başka ifadeyle, alacaklının, ödeme emrinin borçluya tebliği ile işlemeye başlayan bir yıllık hak düşürücü süre içinde, ticaret mahkemesinden borçlunun iflâsını istemek zorunda olduğu, hak düşürücü sürelerin, zamanaşımından farklı olarak kamu düzeni veya kamu yararını korumak için tesis edildiği, doğrudan doğruya hakkın özünü etkileyen hak düşürücü sürenin, hiçbir nedenle kesilmeyeceği ve bu sürenin dolmasıyla hakkın özünün ortadan kalkacağı, bu sebeple hak düşürücü sürenin usul hukuku anlamında hâkim tarafından yargılamanın her safhasında re’sen dikkate alınacağı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.