Kural olarak borçlunun itiraz hakkı kendisine ödeme emrinin tebliği ile doğarsa da, borçlunun, kendisine ödeme emrinin tebliğini beklemeden -alacaklının anlaşmazlığı ve takibi sürdürme iradesini taşıması halinde- icra mahkemesine yapacağı itirazın (ve şikayetin) icra mahkemesince «süreden ret» edilmeden inceleneceği—
“Haksız fiilin suç teşkil etmesi halinde, ceza zamanaşımının uygulanacağı”nı öngören Borçlar Kanunundaki özel hükmün, kambiyo senetleri hakkında uygulanamayacağı-
İİK.’nun 71. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken İİK.’nun 33. maddede “itfa nedeniyle takibin iptaline karar verilmesi halinde” ayrıca “inkar tazminatı” öngörülmemiş olduğundan, mahkemece iptal kararı ile birlikte “inkar tazminatı”na da hükmedilemeyeceği-
Takibe konu bononun, vade tarihinden itibaren üç yıllık zamanaşımı süresine tâbi olduğu- Haciz talebi de bir icra takip talebi olduğundan haciz talebinde bulunulması ile zamanaşımının kesileceği-
Takip talebinde alacaklının, adresinin yazılı olmamasına rağmen ekli vekaletnamede alacaklının yerleşim yeri adresinin mevcut olması halinde İİK mad. 58/1'deki koşulun yerine getirildiğinin kabulü gerekeceği- Bu eksikliklerin her zaman tamamlanması mümkün olup, takibin ve ödeme emrinin iptalinin gerekmeyeceği-
Borçlu tarafından dile getirilip şikâyet konusu yapılmayan bir hususun icra mahkemesince re’sen dikkate alınıp karar verilemeyeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.