Kişilik haklarının saldırıya uğraması durumunda zarar görenin, davayı, kendisinin veya davalının oturduğu yer mahkemesinde veya haksız eylemin meydana geldiği yer mahkemesinde açabileceği–
Taraflar arasındaki itirazın iptali davası-
Bir davada birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacının bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahip olduğu, davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman seçme hakkının davalılara geçeceği-
Davacı sigortacı tarafından Nakliyat Sigorta Poliçesi'ne dayalı olarak sigortalısına yaptığı ödemenin rücuen tahsili istemi-
İflâs sebebi ile durdurulan davanın, iflâs idare memurluğuna tebliğ edilmesi gerekeceği, iflâs idaresinin tebligatı aldıktan sonra "yetki itirazı"nda bulunabileceği, böyle bir durumda iflâs idaresinin ikametgahında açılmayan davanın yetkisizlik nedeniyle reddi gerekeceği
İcra İflas Kanunu'nun 258. maddesinde ihtiyati hacze 50. maddeye göre yetkili mahkeme tarafından karar verileceğinin belirtildiği- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 6. ve 7. maddelerinde; genel yetkili mahkemenin, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğu, davalının birden fazla olması halinde davanın, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabileceği-
Yetki itirazı konusunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmeden esasa ilişkin itiraz nedenleri incelenerek hüküm tesis edilemeyeceği-
Davalı borçlu, ilk başlatılan icra takip dosyasında sadece borca itiraz ettiği, yetkiye itiraz etmediğinden, bu borçlu yönünden yetki hususu kesinleşmiş olup İcra Dairesinin yetkisinin kabul edildiği- İtirazın iptali davası yönünden özel bir yetki kuralı getirilmediğinden, genel hükümlere göre yetkili mahkemenin belirleneceği- İcra dairesinin yetkisine itiraz edilmemesi o yerdeki mahkemeyi itirazın iptali yönünden yetkili hale getirmeyeceği, dolayısıyla davalı borçlu açılan itirazın iptali davasında mahkemenin yetkisine itiraz edebileceği-
Terditli olarak açılan, İİK.mad. 277 vd.na göre "tasarrufun iptali", olmadığı takdirde TBK'nun 19. maddesine dayalı muvazaalı işlemlerin iptali isteğine ilişkin davanın, tasarruf konu mal konusu taşınmaz olsa bile, davalı borçlu veya davalı üçüncü kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesinde açılması gerektiği- Basit yargılama usulüne tabi olan tasarrufun iptali davasında yetki itirazının en geç dava dilekçesinin tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık cevap süresi içerisinde yapılması gerektiği-
Bonoda «ödeme yeri»nin gösterilmemiş olması halinde «düzenlenme (tanzim) yeri»nin, «ödeme yeri» olarak kabulü gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.