Davalı borçlu, aleyhindeki icra takibinde hem borca hem de icra dairesinin yetkisine itiraz etmekle, itirazın iptali davalarında “yetkili icra dairesinde takip yapılması” dava şartlarından olup, bu durumda mahkemenin öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı sonuçlandırıp, oluşacak duruma göre diğer talepleri inceleme konusu yapması gerekeceği-
Yargılama aşamasında davalılar vekilince davacı tarafın dava dışı kişi ile ilgili isteminin 6.875,80 TL'sini kabul etmiş olması karşısında mahkemece davalıların kabul ettiği miktar ile ilgili olarak yargılama giderinden sorumlu tutulup tutulamayacaklarının değerlendirilmemesinin doğru olmadığı-
Dava konusu icra takibinde hem borca hem de icra dairesinin yetkisine itiraz edilmiştir. İtirazın iptali davalarında yetkili icra dairesinde takip yapılması dava şartlarından olup, bu durumda mahkemenin öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı sonuçlandırıp, takibin yapıldığı icra dairesinin yetkili olduğunun anlaşılması halinde işin esasını incelemesi, aksi takdirde “yetkili icra dairesinde girişilmiş bir icra takibi bulunmadığı” gerekçesiyle “davanın reddine” karar vermesi gerekirken, icra dairesinin yetkisine yönelik hiçbir inceleme yapılmadan, “dava dilekçesinde bu konuda bir itiraz getirilmediği” şeklindeki yanılgılı gerekçeye dayanılarak hüküm kurulmasının bozmayı gerektireceği-
Davanın esası hakkında sağlıklı bir sonuca ulaşılabilmesi için yeminli mali müşavirler odasından tesbit edilecek üç kişilik bilirkişi marifetiyle dosyadaki belgeler, tarafların mali kayıtları üzerinde yeniden inceleme yaptırılması sözleşmenin kira parasını düzenleyen özel hükmü de dikkate alınarak eksik ya da fazla ödeme olup olmadığı araştırılarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Takip konusu alacağın, idari yargı konusunu oluşturduğu, bu alacakla ilgili olarak ilamsız icra takibi yapılamayacağı iddiası hakkında-
Ödeme emrine itiraz dilekçesinde icra müdürlüğünün yetkisine itiraz etmediğinden icra müdürlüğünün yetkisi kesinlemiş olduğu- Davalı vekili, süresi içerisinde vermiş olduğu cevap dilekçesinde ise, mahkemenin yetkisine itiraz ettiğinden, HMK. mad. 10 ve TBK. mad. 89. gereğince sözleşmeden kaynaklı davalarda ifa yeri mahkemesinin de yetkili olduğu- Yetkisiz icra dairesinde takibin yapıldığı ve itirazın iptali davasında dava şartının bulunmadığından bahisle davanın usulden reddine karar verilmesi hatalı olduğu-
Davalı borçlu, aleyhindeki icra takibinde hem borca hem de icra dairesinin yetkisine itiraz etmekle, itirazın iptali davalarında “yetkili icra dairesinde takip yapılması” dava şartlarından olup, bu durumda mahkemenin öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı sonuçlandırıp oluşacak duruma göre diğer talepleri inceleme konusu yapması gerekeceği-
İtirazın iptali davası bozma kararına uyularak-
"Keşide yeri" ve "muhatap bankanın adresi" İstanbul olan ve borçluların adresi de Pendik'de bulunmayan bir çek hakkında, Pendik Asliye Hukuk Mahkemesince verilmiş olan ihtiyati haciz kararının -'yetki itirazı' üzerine- kaldırılması gerekeceği–
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.