Marka başvurusunun reddine dair TPMK YİDK kararının iptali istemi-
Tanınmışlık ve kötüniyetli tescil iddialarına dayalı olarak davalı markasının hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine istemi-
Gerek mülga 1086 sayılı HUMK 382 ve devamı maddelerinde gerekse yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK'nın 294 vd. maddelerinde hükmün nasıl tesis edileceğinin ve sonrasında kararın nasıl yazılacağının etraflıca hükme bağlandığı, yargılamanın açık bir şekilde yapılmasının ve tesis edilen hükmün açıkça belirtilmesinin ilke olarak kabul edildiği, bu nedenle hükmün açık, anlaşılır ve şüpheye yer vermeyecek şekilde infazının kabil olarak kurulması ve de en önemlisi sonradan yazılacak gerekçeli kararın kısa karara uygun bulunması gerekeceği, aksi halde, yargılamanın açıklığı ilkesi dolayısıyla kamu vicdanının zedelenmiş olacağı, kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki olmaması gerektiği gibi, gerekçe ile hüküm fıkrası arasında da çelişki bulunmaması yasal bir zorunluluk olup, HMK'nın 298/2. maddesinde gerekçeli kararın tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamayacağının düzenlendiği-
Dava, Türk Patent ve Marka Kurumu YİDK kararının iptali istemine ilişkindir...
Uyuşmazlık, marka başvurusuna nispi nedenlerle yapılan itirazın reddine dair YİDK kararının isabetli olup olmadığı ve başvuruya konu markanın hükümsüzlüğü şartlarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplanmaktadır...
Marka başvurusunun KHK’nın 7/1-a, 5 ve 7/1-c maddeleri uyarınca reddine ilişkin YİDK kararının iptali istemi-
Dava, davalı İ. Tuçaltan'ın marka başvurusuna davacı tarafından davalı Kurum nezdinde yapılan itirazın reddine dair kararın iptali istemine ilişkindir...
Marka başvurusunun mutlak nedenle reddine dair TPMK YİDK kararının iptali istemlerine-
11. HD. 04.04.2016 T. E: 2015/9030, K: 3544-
Görsel ve sescil olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede benzerlik oluşturduğu, işin uzmanı yahut dikkatli kişilerden oluşmayan, makûl düzeyde bilgilendirilmiş, marka ve başvuru konusu işareti aynı anda görüp detaylarını karşılaştırma olanağı bulunduğu, daha önce görüp yararlandığı markanın aşağı yukarı net anısının tesirinde olan ortalama ve düzeydeki alıcı kitlesinin, yargılama konusu ürün ve hizmetler için ayıramadığı satın alım süresi içinde, markaların farklı bir marka olduğunun algılayamayacağı, bu açıdan 556 s. KHK'nın 8/1-b maddesinde belirtilen iltibasın bulunduğu gerekçesiyle davacı markalarının 556 sayılı KHK'nın 8/4. maddesine göre davanın açıldığı tarihte tanınmış marka olduğunun ispatlanamadığı, davalı tarafın kötü niyetle marka başvurusu yaptığını gösterir yeterli delil olmadığından belirtilen emtialar yönünden davanın kısmen kabulü, markanın kısmen hükümsüzlüğü,YİDK kararının bu imtialar yönünden iptaline karar verilmesinin isabetli olduğu-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.