İşyeri sigortası poliçesi kapsamındaki işyerinde meydana gelen hasar sebebi ile dava dışı sigortalısına ödenen tazminat bedelinin rücuen tahsili talebine ilişkin davanın -davada kira ilişkisine dayanıldığından- sulh hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği-
Akde aykırılık nedeniyle tahliyeye karar verilebilmesi için, akde aykırılığın giderilmesi istemi ile kiralayan tarafından kiracıya gönderilmiş ihtarnamenin bulunması ve verilen süreye rağmen akde aykırılığın giderilmemiş olması gerekeceği- İlke olarak, akde aykırılık veya pek fena kullanımın ancak kira konusu yapılan ve kullanmaya terk edilen taşınmaz kısmı ile ilgili olabileceği-
Kira bedelinin tespiti-
Sözleşmenin taraflarca "araç kiralama sözleşmesi" başlığı altında düzenlenmesi sözleşmenin niteliği açısından bağlayıcı olmadığı- Sözleşmenin niteliğinin belirlenmesi için öncelikle davacıya ait kullanımı özel teknik bilgi ve belge gerektiren iş makinesinin kiraya veren tarafından istihdam edilen operatör tahsis edilerek davalıya teslim edilip edilmediğinin taraflardan sorularak saptanması, İnsan unsurunun kira sözleşmesinin konusu olamayacağının gözetilmesi, sonrasında ise sözleşme hükümleri değerlendirilerek sahada kullanılan iş makinesinin davalının kullanımına terk edilip edilmediğinin buna göre sözleşmenin kira sözleşmesi veya hizmet sözleşmesi olup olmadığının yorumlanması gerektiği- Uygulamada “sürücülü kiralama” diye ifade edilen ilişkilerde örneğin “vinç hizmeti, kepçe hizmeti, taşıma hizmeti” verildiğinin kabul edildiği; bu nedenle mahkemece, değinilen yönler araştırılıp değerlendirilmeden uyuşmazlığın kira sözleşmesinden kaynaklandığından bahisle görevsizlik kararı verilmesinin doğru olmadığı-
Kira bedellerinin adına yatırıldığı banka hesaplarına ilişkin hesap ekstrelerinin getirtilerek ödemelerin netleşmesi gerektiğine değinen bozma ilamına uyulduğu halde hesap ekstrelerinin hepsinin getirtilmediği gibi bilirkişi incelemesinde de bu hususların gözetilmediği, kiraya verilen yer konut olduğu halde konut için yapılan ödemelerin ayırt edilmediği, hesapta belirtilmediği ,ayrıca faize itiraz olduğu halde faiz hesabı da yapılmadığı anlaşıldığından kararın bozulması gerektiği-
Taraflar arasında yapılan kira sözleşmesinde, herhangi bir ayın kira bedeli zamanında ödenmediği takdirde muacceliyet koşuluna yer verileceği düzenlenmiş olup, yeni yasal düzenleme karşısında bu koşulun meskenlerde uygulanma imkanının bulunmadığı-
Şikayetçi tarafın, sanığın, üzerine kayıtlı araçları, alacaklılarını zarara uğratmak amacıyla amacıyla devrettiğini, sanığın ise araçlardaki parçaları kendisinin sökmediğini kiraya verdiği şahsın sökmüş olabileceğine ilişkin savunması karşısında, sanığa isnat edilen suç kastının oluşup oluşmadığının tespiti açısından, araçlara ilişkin kira sözleşmesi olup olmadığı araştırılıp, kiraya verildiyse kiraya verdiği şahısta dinlenip, sonucuna göre şikayete konu araçların alacaklıyı zarara sokmak kastiyle yapılıp yapılmadığı hususunda sanığın hukuki durumunun tayini gerektiği-
Kiracı-borçlu tarafından süresi içinde verilen itiraz dilekçesinde; taraflar arasındaki kira ilişkisi kabul edilmiş ancak, “kira sözleşmesinin, şirketi temsile yetkili kişi tarafından imzalanmadığı” nın ileri sürülmüş olması halinde, takip dayanağı kira sözleşmesindeki imzanın açık ve kesin olarak reddedilmiş sayılmayacağı-
Davalı borçlular tarafından itiraz edilen 2011 yılı K. ayı kira bedeli takip tarihi itibariyle muaccel olmadığı, 20.12.2011 tarihinde davalı tarafından 4.300,00 TL kira bedeli ödemesinin olduğu ve takip tarihi itibariyle de 1.000,00 TL.nin ödendiği anlaşıldığından, mahkemece itirazın kaldırılması ve tahliye davasının reddine karar verilmesi gerekeceği-
Borçlu itirazı ile bağlı olup itirazını genişletemeyeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.