Yasa koyucunun öncesi vakıf olan taşınmazların vakfına (aslına) dönmesini uygun gördüğü, bazı ayrıcalıklar dışında hazineye intikal yolunu kapatmak istediği, mülkiyeti mutasarrıfa geçmiş olan taşınmazlarda maliklerin bu yasanın yayımı tarihine kadar ölmeleri üzerine son mirasçı sıfatıyla hazineye intikal edip de bu husus tapu kaydına işlenmiş bulunanlar ayrık bırakılarak, işlenmemiş olan taşınmazların mahlülen vakfına rücu edeceği, o halde 2888 sayılı Yasanın yürürlük tarihinden önce son mirasçı olarak hazineye intikal edip, tapuda hazine üzerine tescil edilen taşınmazların, yasada öngörülen ayrıcalıkları teşkil ettiğinden mülkiyetin vakfa dönmesine yasal olarak bulunmayacağı-
Gaiplik, malvarlığının intikali, tapu iptali ve tescil isteklerine ilişkin davanın kayyıma yöneltilmesi gerektiği ve taşınmazın aynına yönelik bu davanın asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği-
Kamu alacağının hacze iştiraki açısından ilk haczin dayandığı alacak hangi sebepten doğarsa doğsun kamu alacağı için satıştan önce haciz konulmuşsa ilk hacze iştirak edeceği-
Davalı adına kayıtlı 1547 ada, 19,33,81,83,88 ve 104 parsel sayılı taşınmazların, kayden malik oldukları 1607 ada, 1 ve 2 parsel sayılı taşınmazlarla takas edildiğini, ancak takas işleminin usule uygun yapılmadığını ve takasa konu taşınmazların aynı değerde olmayıp belediyenin zarara uğradığını ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile Belediye adına tesciline-
Tarafları Orman Genel Müdürlüğü ile Vakıflar Genel Müdürlüğü olan davada, davacı ve davalı idarelerin 3533 Sayılı Kanun'un 1. maddesinde gösterilen kuruluşlardan olduğundan, taraflar arasındaki uyuşmazlığın "Hakem" sıfatı ile çözümlenmesi gerekeceği-
Tapu kaydında kimlik bilgileri düzeltilmesi davalarının; tapu maliki mirasçıları veya elbirliği mülkiyetinde ortaklardan birisi tarafından taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde açılacağı, tapu sicil müdürlüğüne yöneltilerek açılması gereken kayıt düzeltme davalarında, mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılması ve kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğunun kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanması gerekeceği–
E.ya ait bir hüküm içermeyen ilâmın (hakkında takip yapılan aleyhine verilmiş bir tahsil hükmü varmışcasına) icraya konulamayacağı–
Yerel Mahkemece, bilirkişilerin araştırmasına ve kurumlardan alınan belgelere dayanan, karşılaştırmalı olarak belirlenen kilogram satış bedelleri ile üretim giderleri esas alınarak, taşınmazın özellikleri de göz önünde bulundurulmak suretiyle değer biçen bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olmasının doğru olduğu-
Karar gerekçesinde "dava konusu taşınmaz başka birine satıldığı için tapu iptal ve tescili mümkün olmadığından...” denilerek tapu iptali davası kabul edilmemiş ise de yargılamada taşınmazın aynının tartışma konusu yapıldığı, bu nedenle ilamın infazı için kesinleşmesi gerektiği düşünülmeksizin şikayetin kabulü yerine yazılı şekilde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Yeni Tapu Sicili Tüzüğü'nün Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdiği 17.8.2013 tarihten itibaren, ilgililerin mahkemeye müracaat etmeden önce, ilk olarak tapu müdürlüklerine yukarıda açıklanan prosedüre uygun şekilde başvurması kaçınılmaz olup, değinilen prosedür izlenmeden mahkeme önüne getirilen davanın dinlenebilme olanağının olmadığı, bunun yanında, ilgililerin tapu müdürlüklerine yaptıkları düzeltim başvuruları üzerine, tapu müdürlüklerinin Tüzüğün 75. maddesinde belirtilen araştırma ve soruşturmayı yapmadan verdikleri soyut içerikli ret kararlarının da davayı mahkeme önünde dinlenebilir hale getirmeyeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.