Kadıköy Asliye Ticaret Mahkemesi ile Kartal Asliye Hukuk Mahkemesi arasındaki ilişkinin yetki değil iş bölümü ilişkisi olduğu-
Taksim tamamlanmadan terekedeki bir mal hakkında açılacak istihkak davası ile terekenin yazım ve tespiti davalarının, malın bulunduğu yerde, mirasçılık belgesi verilmesi davasının mirasçıların her birinin sakin olduğu yerde, bu iki halin dışındaki davaların ise, miras bırakanın yerleşim yeri mahkemesinde görülmesi ve bu kesin yetkinin, mahkemenin her aşamasında re’sen gözetilmesi gerekeceği-
Gayrimenkule ve buna ilişkin ayni haklara dair hükümlerin kesinleşmedikçe icra edilemeyeceği, bu nedenle aynı ilamda yazılı eklentilerin de infazının istenebilmesi için ilamın kesinleşmesinin zorunlu olduğu, buna karşılık, gayrimenkulün aynına ilişkin olmayan (gayrimenkul üzerindeki kişisel "şahsi" haklara ilişkin olan) ilamların icraya konulabilmesi için bunların kesinleşmelerine gerek olmadığı, yani bu ilamların kesinleşmeden icraya konulabileceği-
Dava, TMK'nun 683.maddesine dayalı elatmanın önlenilmesi isteğine ilişkin olup, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 27.maddesi hükmüne göre Kadastro Mahkemesi'nin görev alanına dahil bulunduğu-
İhalesi yapılan taşınmazın muhammen değerinin %100 'ü ya da daha üzerinde bir bedel ile ihalesinin gerçekleştirilmesi durumda, zarar koşulunun oluşmadığı kabul edilmekte ve bu durumda ihalenin feshi isteminin zarar koşulunun oluşmadığı ve hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiği, işin esasına girilmemesi nedeniyle de davacı borçlu taraf aleyhine para cezasına hükmedilmemesinin yerinde olduğu-
Her ne kadar taşınmazın tapu kaydının iptali ile davalı adına tesciline karar verilmiş ise de, HMUK.'un 443. maddesinin, Yasa'dan kaynaklanan ve tazminat verilmesine ilişkin kararın sonucu olup, taşınmazın aynının ihtilaflı olduğunu göstermeyeceği, bu nedenlerle takip konusu tazminat ilamının infazı için kesinleşmesinin gerekli olmadığı, Kamulaştırma Kanunu'nun Geçici 6. maddesinde yer verilen kesinleşmiş mahkeme kararı, İdare tarafından yapılacak iradi ödemeler için aranacak koşul olup, icra yoluyla yapılan tahsilatlarda böyle bir koşulun aranmayacağı-
Önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil davasında dava değeri tapuda gösterilen satış bedeli olduğundan mahkemece bu bedel üzerinden eksik harç tamamlattırılarak yargılamaya devam edilmesi gerekirken harç tamamlanmadan hüküm kurulmasının doğru olmadığı- ................... tarihinde fen ve ziraat bilirkişisi refakatiyle taşınmaz başında gerçekleştirilen keşifte dinlenen mahalli bilirkişiler ve tanıklar beyanlarında davacının dava konusu taşınmazda kullandığı bir bölüm gösteremediklerinden fiili taksimin varlığından söz edilemeyeceği- Dava konusu uyuşmazlıkta davacı tarafa yasada öngörülen usulde satışın bildirilmemiş olması ve yasada belirtilen hak düşürücü süre içinde davanın açılmış olması nedeniyle davacının iyiniyet kurullarına aykırı hareket ettiğinin söylenemeyeceği-
Gaiplik ve gaibin malvarlığının Hazineye intikal ettirilmesi isteklerine ilişkin davada görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu, bu davaların kayyıma da yöneltilmesi gerekeceği-
Kira bedelinin tespiti-
Tapu kaydının iptali ve tescil istemine ilişkin davaya konu taşınmazın ihalenin feshi davası ile davacı adına tesciline karar verilmesi üzerine, "...dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına..." şeklinde verilen ilam taşınmazın aynı ile ilgili, kayıt ve sicillerde değişiklik yaratacak hüküm içermediğinden, ilam vekalet ücreti, yargılama gideri ve faiz taleplere yönelik ilamın icrası için kesinleşmesi şartının bulunmayacağı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.