Mülkiyet hakkına (taşınmazın aynına/dayalı olarak verilmiş olan -el atmanın (müdahalenin) önlenmesine, tapu iptali ve tescile, taksime ilişkin- ilamların, ilam kesinleşmeden icraya konamayacağı–
- 12. HD. 29.12.2003 T. 22521/26613
- 12. HD. 13.11.2003 T. 23629/22436
- 12. HD. 04.11.2003 T. 17507/21599
- 12. HD. 10.10.2003 T. 15754/19711
- 12. HD. 15.05.2003 T. 9635/10151
- 12. HD. 05.02.2002 T. 1190/2358
- 12. HD. 06.11.2000 T. 16263/16598
- 12. HD. 06.11.2000 T. 16362/16581
- 12. HD. 02.11.1998 T. 11391/11796
- 12. HD. 21.10.1998 T. 11753/11256
- 12. HD. 04.05.1998 T. 4438/4885
- 12. HD. 28.04.1998 T. 4359/4705
- 12. HD. 07.10.1997 T. 9635/10151
- 12. HD. 10.10.1995 T. 12649/13269
- 12. HD. 05.10.1995 T. 12116/13052
- 12. HD. 07.06.1995 T. 8448/8372
- 12. HD. 02.04.1993 T. 1505/5820
- 12. HD. 02.10.1990 T. 9426/9443
Davacı , O.lı döneminde kurulmuş bir vakıf olduklarını, taşınmaz edinme ehliyetleri bulunmadığı için kendilerine vakfedilen taşınmazların inançlı işlem şeklinde cemaatten birine ya da bir aziz adına kaydettiklerini, dava konusu taşınmazın da bu şekilde devredildiği, 1963 tarihinde Hazine adına tescil edildiğini, 1969 tarihinde ise Buyükşehir Belediyesi’ne kanuni devir yoluyla tescil edildiğini, taşınmazın uzun yıllardır vakfın zilyeti ve tasarrufunda olduğunu, 1986 yılına kadar emlak vergilerini ödediklerini, kadastro tespitinin usulüne uygun yapılmadığını, Lozan Muahelesine göre 06.08.1340 tarihinden sonra azınlıkların mallarına vaziyet edilmesinin hukuken mümkün olmadığını 2008 yılında 5737 sayılı kanuna geçici madde eklendiğini ve taşınmazların cemaat vakıfları tesciline imkan verildiğini ileri sürerek tapu iptali ve tescili ile şerhin terkini istemine ilişkin davada mevcut bilirkişi raporunda yapılan tespitlerin hüküm kurmaya yeterli olmadığı anlaşıldığından mahalinde uzman kişilerce tekrar keşif yapılarak dava konusu taşınmazın davacı vakfın beyannamesinde bulunup bulunmadığının tereddütten uzak bir şekilde tespit edilmesi ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği-
4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemi-
Taraflar arasında mülkiyet uyuşmazlığı bulunmaması ve mahkemece de taşınmazın aynı ile ilgili bir uyuşmazlık halledilmemiş olması halinde, ilamın infazı için kesinleşmesine gerek bulunmayacağı–
İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinin iptali istemine ilişkin uyuşmazlıkta; tarafların aralarında düzenlemiş oldukları bedelli ipoteğin kesin borç (ana para) ipoteği niteliğinde olmadığı, bu nedenle İİK'nun 149. maddesinin uygulanmasının mümkün bulunmadığı-
Kamulaştırma bedelinin arttırılması ilamlarında uygulanan T.C. Anayasasının 4709 sayılı Yasanın 18. maddesi ile değişik 46/son maddesinde yer alan kamulaştırma bedelleri ile mahkemece kesin hükme bağlanan arttırma bedellerine, kamu alacakları için öngörülen en yüksek faiz oranının uygulanacağı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.