2. HD. 30.05.2018 T. E: 2016/19219, K: 6971-
İstihkak davalarında, geçerli bir haczin varlığının davanın ön koşullarından biri olduğu- Haczin mevcut olup olmadığının, mahkemece, davanın her aşamasında resen gözetilmesi gerekeceği-
Haksız eylem niteliğindeki elatma olgusuna yargılama sırasında son verildiğinden, elatmanın önlenmesi isteği bakımından davanın konusuz kaldığı gözetilerek, konusuz kalan elatmanın önlenmesi davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmesi gerekeceği-
Kira bedelinin tespiti ve tazminat istemi-
Davacı tazminat ve velayet isteminde bulunduğundan, yargılamaya devam edilerek kusur ve haklılık durumuna göre velayet yönünden de kesin hüküm oluştuğu gözetilerek tazminat talepleri ile yargılama gideri ile vekalet ücreti konusunda hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisinin bozmayı gerektirdiği-
Eldeki menfi tespit davasının açıldığı tarihte, icra hukuk mahkemesinde açılan şikayet ve haciz ihbarnamelerinin iptaline ilişkin davanın devam ettiği ve haciz ihbarnamelerinin geçerli olduğu, davacının eldeki davayı açmakta hukuki yararının olduğu ve davanın açılmasına davalının sebebiyet verdiği, davacının davanın açıldığı tarihte dava açmakta haklı olduğu anlaşıldığından davacı lehine yargılama gideri ve HMK'nın 326. maddesi gereği yargılama giderlerinden olan vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davacı yararına vekalet ücreti takdir edilmeyip davalı yararına vekalet ücreti takdir edilmesinin usul ve yasaya uygun olmadığı- Harçtan muaf olan davacı idare tarafından istinaf karar harcı yatırılmadığı halde ........ Bölge Adliye Mahkemesince, davacı tarafından peşin yatırılan istinaf harcının istem halinde davacı tarafa iadesine karar verilmiş olmasının doğru olmadığı-
Uyuşmazlık; davacı tarafça üçüncü haciz ihbarnamesine karşı açılan menfi tespit davasının kabulüne karar verildiği eldeki davada, davacı yararına vekâlet ücretine ve yargılama giderlerine hükmedilmesinin gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır..
Terk sebebine dayanan boşanma davasında verilen tarafların boşanmalarına ilişkin hüküm, kesinleşmiş ve zina sebebine dayanarak açılan sonraki davadaki boşanma talebinin esası konusuz kalmış olup davanın konusuz kalması sebebiyle esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmasa bile, davacı davanın açıldığı tarih itibarıyla dava açmakta haklı ise, lehine vekalet ücreti dahil yargılama giderleri takdir edilmesi gerekeceği- Ergin olmayan çocuk için, annesinin “zina” eylemine dayanan manevi tazminat isteği ve ergin olan diğer çocuğun aynı gerekçe ve sebebe dayanan manevi tazminat isteğini inceleme görevinin asliye hukuk mahkemesine ait olduğu; davaya esasen asliye mahkemesince “aile mahkemesi” sıfatıyla bakıldığına göre, bu taleple ilgili nispi peşin harç noksanlığının tamamlanması halinde ayırma kararı verilerek ayrı bir esasa kaydedilip, davaya asliye hukuk mahkemesi olarak bakılması gerektiği-
İpoteğin kaldırılmasına istemiyle açılan davaya konu taşınmazın, davanın devamı sırasında cebri icra ile satılması halinde, dava konusu taşınmazın aile konutu olma niteliğini kaybedeceği ve bu durumda, konusuz kalan dava hakkında "karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde karar verilmesinin isabetli olduğu, ancak bu durumda, davanın açıldığı tarih itibariyle tarafların haklılık durumları tespiti edilerek  yargılama giderleri ve vekalet ücreti konusunda da bir karar verilmesi gerektiği-
Erkeğin dava açıldıktan sonra evlilik birliğinin devamı için barışma teklifinde bulunması veya kadınla görüşmesi, kadına SMS yazması ve çiçek göndermesinin müzakere niteliğinde olduğu, af olarak kabul edilemeyeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.