Davanın menfi tespit istemine ilişkin olduğu, davacının dava konusu çeklerin avans çeki olduğu şeklindeki iddiasını yazılı delil ile ispatlayamadığı için dayandığı bu vakıayı ispat için yemin deliline dayandığını usulüne uygun şekilde beyan ettiği, bu durumda mahkemece bu vakıaya uygun yemin sorusu hazırlanarak buna göre davalıya yemin davetiyesi çıkarması gerekirken, yemin sorusunu hazırlama işini davacıya tevdi ederek zamanında hazırlanmadığı gerekçesiyle yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı-
Davalıların zamanaşımına uğramış bonoya dayalı olarak alacak talebinde bulunduğu, bu nitelikte bir senedin ancak yazılı delil başlangıcı olarak değerlendirilebileceği, bu bonoya dayalı olarak hak iddia eden davalıların murisleri ile davacı arasındaki bono bedelince ödünç para verildiği hususunun diğer delillerle kanıtlaması gerektiği, davalıların murisine senetteki miktar kadar davacıdan alacaklarının olduğu hususunu kanıtlayamadıkları gerekçesiyle takip konusu bonodan dolayı davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine, yasal şartları bulunmadığından davacının kötüniyet tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerekeceği-
İİK’nın 68/a hükmünde HUMK’un 309,I’e atıf yoktur. Bu nedenle icra mahkemesinde alınan rapora göre genel mahkemede açılan menfi tespit davasında karar verilemez. Adli Tıp Kurumu dışında konusunda uzman başka bir kurum veya kuruluştan yeniden bilirkişi raporu alınıp, tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle varılacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekeceği-
Borçlu tarafından sunulan, "......sözleşmeye mahsuben ödeme" ibaresini içeren dekontun, İİK'nın 68 maddesinin 1. fıkrasına göre takip konusu borca mahsuben yapılıp yapılmadığının icra mahkemesince araştırılmasının, icra mahkemesinin yetkisinde olup, yargılamayı gerektirmeyeceği-
Çeke karşı açılan menfi tespit davasında ,ispat yükü davacıda olduğundan davacının iddiasını ispat için münhasıran davalının ticari defterlerine dayanırsa ve davalı da ticari defterlerini ibraz etmez ise , davacının iddiasını ispat etmiş sayılacağı, başka delillere de dayanıldığı takdirde TTK.nun 83/2.maddesine göre davacıya tamamlayıcı yemin verilmesinin gerekeceği-
Ceza mahkemesinde saptanan maddi vakıalar hukuk hakimini de bağlayacağından ceza mahkemesinde açılan davanın sonucunun beklenmesinin gerektiği-
Mahkemenin direnme olarak adlandırdığı temyize konu kararın usul hukuku anlamında gerçek bir direnme kararı olmadığı; bozmadan esinlenilerek toplanan yeni delile ve ilk kararda tartışılıp, değerlendirilmemiş yeni gerekçeye dayalı, yeni hüküm niteliğinde olduğundan bu yeni hükmün temyizen incelenmesi görevinin, Özel Daireye ait olacağı-
7. HD. 20.04.2016 T. E: 14366, K: 8708-
Bononun tefecilik neticesinde elde edilmiş olması nedeni ile hükümsüzlüğünün tespiti ve bono nedeniyle borçlu olunmadığına ilişkin davanın Asliye Ticaret Mahkemesinde görüleceği-
Kıdem, ihbar tazminatı, ücret, fazla mesai, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.