Tüzel kişilere “bizzat” tebliğ şeklinde yapılan tebligatın usulsüz olduğu- Teb. K. mad. 32. maddesi gereğince, tebliğin usule aykırı olarak yapılması halinde muhatabın beyan ettiği tarihin, tebliğ tarihi addolunacağı- Borçlunun, şikayet ve itiraz dilekçesinde; usulsüz tebliğden haberdar olunduğu tarihe ilişkin bir beyanı bulunmadığından ve aksi yazılı delille kanıtlanamadığına göre, mahkemece, dava tarihinin öğrenme tarihi olarak kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin, dava tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmesi gerektiği- Takibe konu çekin keşide tarihinde tahrifat yapılıp yapılmadığının, yapılmış ise çekin tahrifattan önceki keşide tarihinin bilirkişi incelemesi ile tespit edilip, tahrifattan önce yazılmış olan şekli ile muhatap bankaya süresinde ibraz edilip edilmediği belirlenerek, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
Tebligat Kanunu’nun 32. maddesi gereğince; tebligat usulsüz olsa dahi muhatabın takipten haberdar olması halinde tebligat geçerli sayılacağından, muhatabın beyan ettiği tarihin “tebliğ tarihi” olarak kabul edileceği-
Malen kaydını taşıyan bir senette davalı-alacaklının «davacı-borçluya mal değil nakit (para) verdiğini» savunması halinde, bu savunmasının yazılı belge ile isbat edebileceği yoksa elindeki senedin yazılı delil başlangıcı sayıldığını belirtip tanık dinletemeyeceği–
Kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali,takibin devamı ve icra tazminatı istemi-
Davacının talimatı ile ihbar olunan durumundaki kişiye 141.000 TL değerinde bir otomobil devredilip, bunun davacının ödediği bedelden düşülmesi gerektiğini savunan davalının, bu yöndeki savunmasının yazılı delille kanıtlamak zorunda olduğu- Vekil sıfatıyla hareket eden kişinin davacıdan almış olduğu bu parayı satıcı davalıya ödediğine dair dosyada bilgi ve belgeye rastlanılmadığı, bu paranın davalıya ödendiği kanıtlanmadıkça sözü edilen aracın bedelinin davacının davalıya göndermiş olduğu paradan düşülerek bakiye miktar üzerinden bir karar verilmesi gerektiği-
Kambiyo senetlerine dayalı icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemi-
Davaya konu bononun, lehtar davalı H... tarafından protesto edildiği; protesto sırasında diğer davalı S.’ın ciro silsilesinde yer almadığından protestodan sonra yapılan ciro alacağın temliki hükümlerine tabi olup (TTK. m.690), bu durumda icra takibi yapan S. yetkili hamil olmadığı için kambiyo takibi yapamayacağından, bu davalı hakkındaki menfi tespit davasının kabulü gerekeceği-
7. HD. 20.04.2016 T. E: 2015/1451, K: 8727-
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlü olduğu- Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğinde olduğu ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerektiği- Taraflar arasında fazla çalışma alacağının hesaplanması hususundaki uyuşmazlıkta, davacının haftanın 6 günü 9 saat çalıştığı ve ayda 2 hafta tatilinde 12 saat çalışarak günlük 1,31 saat fazla çalışmasının bulunduğu kabul edildiği- Temyiz incelemesi yapılan kararda, davacı ile aynı işyerinde aynı işi yapan ve aynı çalışma şartlarına tabi diğer işçilerin haftalık 45 saati aşan çalışmalarının da farklı olamayacağı düşünüldüğünde, çalışma şartlarının tespiti açısından tereddüt oluştuğu, bu tereddütleri giderecek şekilde fazla çalışmanın haftalık hesaplaması gerektiği de gözetilerek bilirkişi raporu alındıktan sonra karar verilmesi gerektiği- Taraflar arasında ulusal bayram ve genel tatil alacağı hususundaki uyuşmazlıkta, bilirkişi raporu alınarak davacının talebi aşılmayacak biçimde alacak hakkında karar verilmesi gerektiği- 
Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re'sen gözetileceği- Davaya konu uyuşmazlığın adi ortaklığa ilişkin olduğu, iş konusunun kumaş ticareti olduğu, Ticaret Sicil Müdürlüğü kayıtlarında yapılan incelemeye göre davalının da tacir sıfatıyla ticaret sicilinde kaydı bulunduğu, buna göre her iki tarafın da tacir olduğu uyuşmazlıkta, uyuşmazlığın çözümünün Asliye Ticaret Mahkemesi'nin görevi içinde olduğu-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.