Bilindiği gibi inşai (yenilik doğurucu) davalara kadastro mahkemesinin görevine girmediği, oysa muris muvazaası hukuksal nedeniyle açılan davaların mülkiyet hukuku ile ilgili olup sonucu itibariyle verilen hükümler yenilik doğurucu değil, açıklayıcı nitelik taşıdıkları-
Ticaret kanununun 2. Maddesinde ticari meselelerin kanunen muteber mukaveleler ve böyle bir mukavele olmadığı surette ticaret kanunlarının sarahat veya delaletiyle halledileceği yazılı olduğu ve 647. maddesinde de mukavele sırasında maktu zarar ve ziyan olarak tesmiye kılınan teblağ müteahhidünlehin taahhüdün ifası halinde istihsal edeceği menfaat bedelini tecavüz etse dahi mahkemece miktarının tenzil edilemeyeceği musarrah bulunduğu ve bu maddede kanun vazıı tecavüzün nisbetini tayin ve tahdide lüzum görmediği cihetle bu sarahat ve ıtlak muvacehesinde münhasıran ticari olmayan hadiselere tatbik edilmesi icap eden Borçlar Kanununun 161. maddesinin son fıkrasının ticari muamelelere teşmiline imkan bulunmadığı-
Şuf’a konusu paya ait nef’i ve hasar ne zaman davacıya geçer?-
Dava, tenkis isteğine ilişkindir. Miras bırakanın temlik dışı terekesinin tespiti bakımından mahkemece yapılan araştırma ve inceleme yeterli olmadığı gibi, hükme esas alınan bilirkişi raporunca da yargıtayın yerleşik içtihatlarına göre tenkis hesabı yapılmış değildir. Bu nedenlerle hükmün bozulması gerekeceği-
Tenkis davasını mirasta saklı pay sahibi mirasçıların açabileceği, saklı pay sahibi mirasçının tenkis davasını açma süresi bitmeden ölümü halinde, ona tanınan süre içinde yeğenler halefi yet yoluyla dava açabilecekleri-
Davalı kira süresi dolmadan kiralananı tahliye ettiğinden kural olarak taşınmazın yeniden kiraya verilebileceği makul süreye kadar olan kira borcundan sorumlu olacağı-
Vasiyetnamenin iptali, olmazsa tenkis istekleri-
Trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemi-
Alacaklının, almış olduğu teminatı, kefilin zararına olarak tenkis etmesi veya elinden çıkarması halinde kefile karşı sorumlu olacağı–
Miras bırakanın boşanmış olarak ölümü ile mirasçıları olarak manevi evlatları davacı ve dava dışı M. ile Z.'nin kaldığı, miras bırakanın, dava konusu kat mülkiyeti kurulmuş olan taşınmazdaki, bağımsız bölümleri, resmi akit ile intifa hakkını üzerinde bırakarak çıplak mülkiyetini kayıtsız ve şartsız olarak davalı Türk Silahlı Kuvvetleri M.çik Vakfına hibe ettiği ve halen davalı vakıf adına adına kayıtlı olduğu, hibe edilen taşınmazların miras bırakanın tüm malvarlığını oluşturduğu, tanıkların, miras bırakanın, evlat edindiği yeğenlerine malları bırakmak istemediğini ifade ettikleri, öte yandan, miras bırakanın davacı aleyhine evlatlık bağının kaldırılması isteğiyle 2002 yılında açtığı davanın reddedildiği anlaşıldığından miras bırakanın davacının saklı payını ihlal kastıyla hareket ettiğinin kabulü gerekeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.