Mirasçılıktan çıkarılan kimse bu duruma itiraz ederse iskat sebebinin varlığını çıkarmadan yararlanan mirasçı veya vasiyet alacaklısının ispat etmesi gerekeceği, davalı, iskat sebeplerinin varlığını ispatladığından iskatın geçerli olduğu, bu durumda davacıların ıskatın iptaline ilişkin davalarının reddine karar verilmesi gerekeceği -Mirastan ıskat sebeplerinin ve şartlarının bulunmadığının tespiti ve ıskat sebebinin varlığının ispat edilememesi halinde, tasarrufun mirasçının saklı payı dışında yerine getirileceği, bu sebeple böyle bir durumda davanın tenkis davası olarak görülüp, tenkis hükümleri çerçevesinde inceleme yapılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekeceği-
Tenkis davalarında dava dilekçesinde gösterilen değerin harca esas değer olup, bağlayıcı olmadığı ve yapılan inceleme ile saklı paya elatılan miktardaki farklı ise bu miktara da hükmedilebileceği, somut olayda, tenkis isteği kabul edildiğine göre sadece davacılar lehine avukatlık parasına hükmedilmesi gerekeceği-
MK. 565/3 ve 565/4 uyarınca tasarrufların tenkis edilebilme koşulları -
Mirasbırakanın yaptığı temlikin kanuna ve ahlaka aykırı olması halinde bile, BK.65’e (şimdi; TBK. mad. 81) dayanılarak tenkis davasına karşı konulamayacağı (Miras bırakanın, «kanuna veya ahlâka aykırı bir maksat -metres hayatı yaşamak- için» taşınmazını/taşınmazlarını başkasına devretmiş olması halinde, mirasçılarının «temlikin saklı pay kurallarını zedelemek kasdı ile yapıldığını» ileri sürerek tenkis davası açabilecekleri, bu davada davalıların BK. 65’e (şimdi; TBK. mad. 81) dayanamayacakları)-
İşlemden kaldırılmasına karar verilmiş ve sonradan yenilenmiş olan davanın, ilk yenilemeden sonra bir defadan fazla takipsiz bırakılamayacağı-
Tenkis davalarının kadastro mahkemelerinde görülemeyeceği-
Miras bırakanın «saklı payı zedeleme kasdı»nın bulunmadığı yo-lunda sübjektif deliller varken sadece «değer farkı»na dayanılarak (objektif delil) tenkis kararı verilmeyeceği -
Miras bırakanın sağlığında mal varlığının tamamını veya bir kısmını, mirasçıları arasında hoşgörü ile karşılanabilecek makul ölçüler içerisinde paylaştırmışsa, mirasçısından mal kaçırma iradesinden söz etme olanağı olmadığından; 1.4.1974 tarih 1/2 sayılı Yargıtay İ.ları Birleştirme Kararının uygulanamayacağı-
Şayet yasa veya elbirliği (iştirak) halinde mülkiyeti oluşturan anlaşmada ortaklık adına hareket etme yetkisinin kime ait olacağı belirtilmemişse, ortaklığın tasfiyesini isteme hakkı dışındaki tüm işlemlerde ortakların (iştirakçilerin) oybirliği ile karar almaları ve birlikte hareket etmeleri zorunluluğunun bulunduğu, ancak bu kuralın yargısal uygulamada kısmen yumuşatılmış olduğu ve bir ortağın tek başına dava açabileceği, ne var ki, davaya devam edebilmesi için öteki ortakların olurlarının alınması veya miras şirketine atanacak temsilci aracılığı ile davanın sürdürülmesi gerektiği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.