İlâmsız takibe süresinde itiraz edildiğinden takibin durması gerektiği ve satışın yapılamayacağı ileri sürerek satışın iptalini talep edilmişse de, ileri sürülen hususların ihalenin feshi sebebini oluşturmayacağı- "Borçlunun süresinde borca itiraz ettiği hâlde takibin durdurulmasına karar verilmeyerek takip işlemlerine devam edilmesinin kamu düzeni ile ilgili olup süresiz şikâyete tâbi olduğu, kesinleşmeyen takipte satış talebinde bulunulamayacağından ihalenin feshinin gerektiği, borçlu vekilinin meskeniyet şikâyetinde bulunduğu, bu şikâyetin sonuçlanmadan taşınmazın satışının yapılmasının da fesih nedeni olduğu" şeklindeki görüşün HGK çoğunluğu tarafından benimsenmediği-
Kamu düzeni yönünden yapılan değerlendirmede icra müdürlüğünce açık arttırma ilanının kesinleşen kıymet takdir raporuna uygun olarak hazırlandığı, satış ilanında taşınmaza ait tüm niteliklerin açıkça belirtildiği, satış ilanında herhangi bir eksiklik bulunmadığı, ihalenin elektronik ortamda ilan edildiği, taşınmazın kıymet takdiri tarihinden itibaren 2 yıllık süre içerisinde ihale edildiği, satış ilanında herhangi bir usulsüzlük bulunmadığı anlaşılmış, yine dairemizce taşınmazın tapu kaydı incelendiğinde … bankasına ait ... tarih ... yevmiye sayılı ipoteğin bulunduğu anlaşılmakla icra müdürlüğünce söz konusu bankaya ihaleden önce taşınmazın ipotek bedeli altında satışına muvafakat edip etmediklerinin sorulduğu, banka tarafından verilen cevabi yazıda banka alacağının 1.134.105,88 TL olduğu, banka alacak tutarı altında satışa muvafakat etmediklerinin bildirildiği, İİK.'nun 129/1. (şimdi; 115/1) maddesi uyarınca, birinci ve ikinci ihalede satışın yapılabilmesi için artırma bedelinin, malın tahmin edilen bedelinin yüzde ellisini bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması, bundan başka paraya çevirme ve paraların paylaştırılması masraflarını geçmesinin zorunlu olduğu- Taşınmazın yapılan ihalede 1.700,000,00 TL bedelle satıldığı bu bedelin ipotek bedelinin üzerinde olduğu, tüm bu hususlara göre davacı tarafından ileri sürülen ihalenin feshi sebeplerinin yerinde olmadığı-
Satış bedelinin, muhammen bedelin üzerinde olması halinde, ihalede zarar unsurunun gerçekleşmediği ve bu durumda şikayetçinin ihalenin feshini istemekte hukuki yararının bulunmadığı- İşin esasına girilmeden ihalenin feshi talebi reddedilmiş olduğundan, şikayetçi aleyhine para cezasına hükmedilmemesinin yerinde olduğu- Şikayete konu taşınmazlar yönünden kıymet takdirine veya ihaleye fesat karıştırıldığına yönelik bir temyiz sebebi bulunmadığı nazara alındığında borçlunun temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü sair fesih iddialarının incelemeyeceği-
Mükellefiyetler listesine itiraz edilmemesinin, sıra cetveline itiraz hakkını ortadan kaldırmayacağı–
«Satış hazırlıkları»na -mükellefiyet listesine, satış şartnamesine, satış ilanına vb.- ilişkin şikayetler üzerine verilen kararların temyiz edilemeyeceği—
Şikâyetçi borçluya kıymet takdir raporu ve satış ilanı tebliğinin usulsüz olması durumunda, borçlunun satışa esas alınan kıymet takdirinden, satış ilanı tebliği ile de haberdar olmayacağı-  Usulsüz tebligatlar nedeniyle kıymet takdirine itiraz hakkını kullanamayan borçlunun icra müdürlüğünün yaptırmış olduğu kıymet takdirinin usulsüz olduğundan bahisle ihalenin feshini talep edebileceği- Fesih nedeni olarak ileri sürülen kıymet takdirine ilişkin itirazların, konusunda uzman bilirkişi marifeti ile keşif yapılmak suretiyle incelenerek taşınmazın tespit edilecek değerinin, ihalede esas alınan muhammen bedelin üzerinde olup olmadığının tespit edilmesi gerektiği- İhale bedeli, muhammen bedelin üzerinde olsa da satışa esas muhammen bedelin gerçeği yansıtıp yansıtmadığının incelenmesi gerektiği ve bu aşamada ihalede zarar unsurunun gerçekleşmediği ve borçlunun hukuki yararının bulunmadığının söylenemeyeceği- Bölge Adliye Mahkemesince, borçlunun fesih nedeni olarak ileri sürdüğü kıymet takdirine ilişkin itirazı konusunda keşif ve bilirkişi incelemesiyle taşınmazın değerinin tespit edilerek bir karar verilmesi gerektiği- "İhalenin feshi incelemesinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmasına gerek bulunmadığı, satışa hazırlık aşamasındaki usulsüzlükler nedeniyle ihalenin feshine karar verilmesi gerektiği" şeklindeki BAM direnme kararının isabetli bulunmadığı-
Sıra cetveline kayıtlı olmayan davalı hakkında sıra cetveline itiraz davası açılamayacağı-
Mükellefiyet listesinin düzenlenmesinin, borçlu lehine bir durum olduğu, bu nedenle mükellefiyet listesi’nin düzenlenmemesinin veya düzenlenen mükellefiyet listesinin borçluya tebliğ edilmemiş olmasının, borçlu tarafından ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürülemeyeceği–
Uygulama ve öğretide yer alan tanımlamaya göre bir tek alacak için birden fazla taşınmaz üzerinde her biri alacağın tamamına teminat (güvence) teşkil etmek üzere rehin yükü taşınmazlar arasında paylaşılmadan kurulan rehine toplu rehin (kollektif rehin - müşterek rehin, birlikte rehin = Gesaptpfand) denildiği- Toplu rehin durumunda, ipotek alacaklısının alacağı gününde ödenmemişse açıklanan yasa hükmü gereği üzerinde toplu (birlikte) rehin kurulmuş olan taşınmazların her birinin aynı zamanda satılmasını talep etmek zorunda olduğu- Dolayısıyla tüm taşınmazlar için takibin birlikte başlatılması ve satışının da aynı anda talep edilmesi gerektiği, bu husus kamu düzeni ve takip şartı olup, mahkemece re’sen nazara alınması gerekeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.