(Zeminde mevcut) olmayan taşınmazın ihale edilmesi halinde, satışı yapan icra dairesi görevlisinin kusuru ve sorumluluğu bulunmaktaysa da, ihaleyi alıcısının da ihaleye girmeden önce aldığı yeri mahallinde görüp kontrol etmesi ve buna göre ihaleye girmesi gerekirken bu özenli davranışa riayet etmediği anlaşıldığından, müterafik (bölüşük) kusurunun olduğu-
İcra memurunun görevi ile ilgili olmayan kişisel kusurundan doğan zararlar için, BK. 41 (şimdi; TBK. mad. 49) vd. göre, kusurlu memurun bizzat kendisine karşı tazminat davası açılabileceği–
İİK.’nun 5. maddesi gereğince; icra ve iflas dairesi görevlileri aleyhine –kusurlu eylem ve işlemlerinden dolayı- zarar gören kişiler tarafından açılacak olan tazminat davasının adli yargı yerinde görüleceği, idari yargı yerinde görülemeyeceği-
Doğrudan doğruya icra müdürünün hatalı işleminden kaynaklanamayan şikayetlerin “başvuru harcı”na tabi olduğu–
Oluşan zarara icra müdürlüğünün hatalı işlemlerinin yol açtığı, mahkemece davacı tarafın asıl borçludan tahsil ettiği bedelin olup olmadığı araştırılarak, varsa nazara alınmak kaydıyla davacının uğramış olduğu zarar kapsamı belirlenerek sonucuna göre karar verilmesinin gerekeceği-
İcra memurunun hatalı işlemi nedeniyle davacının alacağını tahsil edemediğini ileri süren davacının zararının belirlenip dava dışı borçlunun, haczin gerçekleştirilemediği tarihte haciz mahallinde ne kadar malı olduğu, diğer bir anlatımla borçlunun alacağı karşılayacak kadar malının bulunup bulunmadığı tespit edilip sonuca gidileceği-
İcra memurunun -kıymeti yüksek olan kamyon satışına ilişkin olayda- takdir hakkını yerinde kullanmayarak, gazete ile ilan yapmadan satışın gerçekleştirilmiş olması nedeniyle, ihalenin feshi üzerine kamyonu ihalede satın almış olan kişinin Adalet Bakanlığı aleyhine açtığı tazminat davasının kabulüne karar verilmesi gerekeceği–
Alıcıya ihale edilen taşınmaz bir üçüncü kişi tarafından işgal edilmekte ise, "ihalenin kesinleşmesi üzerine" alıcının, icra dairesine başvurarak üçüncü kişinin taşınmazdan çıkarılmasını isteyebileceği- Davacının yer teslimine yönelik bir talebi bulunmadığı gibi taşınmazın işgal edildiğine dair de bir iddiası bulunmadığından, davacının taşınmazı kiraya vermesinde de bir engel olmadığı ve kira kaybına yönelik zararı bulunduğundan da bahsedilemeyeceği- İİK. mad. 5 gereğince, icra memurunun bir kusuru bulunmuyor ise Adalet Bakanlığı’nın da bir sorumluluğunun olmadığının kabul edileceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.